Halk, hukuk alanında da kendi hakkını savunabilecek durumda olsaydı ve düzenin avukatlarına hiçbir ihtiyaç duymasaydı, ben de şu ân roman yazıyor yada oyun yönetiyor olacaktım! Ancak, kendini hukuk alanında savunmaktan yoksun yoksul insanların zor soluk alabildiği sisli güneşe sahip bir dünyada yaşıyorum. Yaşadığım yerin rengini alnıma kazımayı beceremedikten sonra roman yazsam ne olur, oyun yönetsem ne olur?
Halkın kendi hukukunu kurmasını bekleyecek kadar sabırlı olmadığım için, hukuku yeniden öğreniyorum. Bu yaştan sonra öğrenilir mi? Evet, öğrenilir! Halkı seven öğrenir!... Herkesin bildiğini burada yineleyeyim:
Benim, hiçbir anlamıyla "din"lenmek gibi bir düşüncem yok! Olamaz...
Gün yirmi dört saat hukukun devrimcileştirilmesi için "Halkın Avukatı" olarak ter döküp, halkın, tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunuyorum. Götlerini devirerek "APTAL VE ÖLÜ" taklidi yapan o kadar çok insan var ki, "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" gerçeğini öksüz bırakmadığım gibi, sorunlarını da yüreklerinin derinine gizleyen emekçi halkların sessiz avukatlığını yapmaya devam ediyorum.
Evet, bugün yine İstanbul Adalet Sarayı'na gidiyorum... Yarın (1. Asliye Hukuk Mahkemesi), öbür gün (25. Asliye Hukuk Mahkemesi) ve daha sonraki gün (27. Sulh Ceza Mahkemesi) orada olacağım. Bekliyorum!... Gelen olursa asla "Hoş Geldin!" demeyeceğim, "Geç Geldin!" diyeceğim!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
Halkın kendi hukukunu kurmasını bekleyecek kadar sabırlı olmadığım için, hukuku yeniden öğreniyorum. Bu yaştan sonra öğrenilir mi? Evet, öğrenilir! Halkı seven öğrenir!... Herkesin bildiğini burada yineleyeyim:
"APTALLAR VE ÖLÜLER DİNLENİR!!!..."
Benim, hiçbir anlamıyla "din"lenmek gibi bir düşüncem yok! Olamaz...
Gün yirmi dört saat hukukun devrimcileştirilmesi için "Halkın Avukatı" olarak ter döküp, halkın, tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunuyorum. Götlerini devirerek "APTAL VE ÖLÜ" taklidi yapan o kadar çok insan var ki, "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" gerçeğini öksüz bırakmadığım gibi, sorunlarını da yüreklerinin derinine gizleyen emekçi halkların sessiz avukatlığını yapmaya devam ediyorum.
Evet, bugün yine İstanbul Adalet Sarayı'na gidiyorum... Yarın (1. Asliye Hukuk Mahkemesi), öbür gün (25. Asliye Hukuk Mahkemesi) ve daha sonraki gün (27. Sulh Ceza Mahkemesi) orada olacağım. Bekliyorum!... Gelen olursa asla "Hoş Geldin!" demeyeceğim, "Geç Geldin!" diyeceğim!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz