Gece geç yatıp, sabah erken kalktım... Tiyatro ülkesinin işgâl edildiği bir süreçte aptallar gibi yatıp, ölüler gibi dinlenmek bana göre değil! Tiyatro ülkesinin her alanını işgâli altına alan gericilik karşısında asla geri adım atmamak için, "hukuk işine" de bulaştım! 2200 kollu 1100 alçak kişinin kapkara kalemleriyle imzaladığı "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" sürecinde kefen renkli giysisini kirletmemek için tiyatro ülkesinin namusuna aldırmayanlar, bir gün yanıma gelerek: "Tiyatro sıkıntısının oluşturduğu içsel bulantının dışsal görünümünün imgesel uzantısı nedir?" gibi bir soru sorarlarsa, onlara "Hoş Geldiniz!" demeyip, "Geç Geldiniz!" diyeceğim... Haram yiyerek tiyatro sıçan sıçan ruhlu tiyatro keneleri tiyatro ülkesini de işgâl ederken susup oturanlar, sessiz bir kaya gibi donup kalmışlarsa, lütfen bu "taş kesilme" hâllerini sürdürsünler... Sadece tiyatro alanında değil, hukuk alanında da içtihat (özel görüş) oluşturmaya çaba gösterdiğimiz bir süreçte susup oturarak "kuzuların sessizliği korosu"na katılanlar, sürüden asla ayrılamamanın gerekçesi olarak kurtları gösterdikçe, bu sessiz sürüye dalıp dalıp çıkan kurtlar, sessizliğin örtüsüne gizlenen kuzuları teker teker parçalayarak yemeye devam ediyor. Onlar ki, ağız sulandıran kuzulardır!... Yesinler!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz