TİYATRO... TİYATRO... DERGİSİ
Ocak ayı sayısını, eski abonelerine de, yanında bir nevî sitem yazısıyla, gönderen 15 senelik tiyatro dergisi. Yayın yönetmeni MUSTAFA DEMİRKANLI mevzu-î bahis yazısında, son "ÇIĞLIK!"larının şu soruların yanıtlarını aramak maksadıyla atıldığını söylemiştir:
"- Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, gerekli mi?
- Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, yayınına devam etmeli mi?
- Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, en azından Türk tiyatrosunu tarihe bir derkenar olarak aktarmaya devam etmeli mi?
Çünkü; artık nefesimiz yetmiyor, 'reklâmsız', hele hele 'abonesiz' olarak bir derginin yayın yaşamını sürdürmesi olanaksız, hele günümüzde daha da olanaksız.
Ocak sonuna kadar 'ÇIĞLIK!'ımız soluk almamıza yetemeyecek olursa, Tiyatro... Tiyatro... yayınına ara vermeyecek, sona erdirmek durumunda kalacaktır. Gereksiz olduğuna karar verecek... Bir işe yaramadığına karar verecek... Fuzulî olduğuna karar verecek ve yayın yaşamına son noktayı koyacak. Yani yukarda sorduğumuz, ancak şu an için yanıtlayamadığımız sorular aydınlığa kavuşacak."
Bir senelik bir aboneliğin yanısıra, abone olmadığım dönemlerde şehir tiyatrolarını her ziyaretimde dergiyi de almış biri olarak, yukarıdaki soruları yanıtlamaya çalışacağım kendimce. Ama ondan önce tam da bir oyun* dönüşü kapımda derginin bu sayısını bulmanın çok şaşırtıcı, yukarıdaki yazının da bir o kadar beklenen bir gelişme olduğunu söylemeliyim.
Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, gerekli bir dergidir. ancak 15 yıl boyunca yayın hayatını kimler için sürdürdüğünü ve bundan sonra -eğer devam etme kararına varılırsa- kimler için sürdüreceğini gözden geçirmesi gereken bir dergidir. Belirttikleri üzere, abonelerinin ancak %3'ünü tiyatrocuların oluşturduğu bir tiyatro dergisi, sandıklarının aksine, sektörel bir dergi değildir. Bu da demektir ki, sektörlerinden haberdar olmak niyetinde olmayan "tiyatrocu"lar için, Tiyatro... Tiyatro... Dergisi, gereksiz, bir işe yaramayan ve fuzulî bir dergidir.
Ancak sebebini çözemediğim bir şekilde bu dergi, abonelerinin %97 gibi bir çoğunluğunu oluşturan "tiyatro seyircisi" için fazlasıyla detaylı ve bunaltıcı şekilde sektörel haberlere yer vermiş -(Bakınız: #7368201) şeklinde belirtildiği üzere- Devlet Tiyatroları'ndaki iktidar kavgalarına koca koca resimlerle, uzun uzun röportaj ve yazılarla yer verirken, oyun-oyuncu-yönetmen-senaryo-dekor-sahne gibi tiyatronun en önemli unsurlarından söz etmeyi gereksiz ve fuzulî görmüştür.
Şahsen, sinemasever bir insan olarak, takip ettiğim hiçbir sinema dergisinde yapım veya dağıtım firmaları, korsan yayınlar nedeniyle gösterime giremeyen filmler ya da seyirci azlığından kapanan salonlarla ilgili haberlere yer verildiğini görmedim. Çünkü bunlar sektörel bilgidir ve muhataplarını alâkadar eder. Bu dergiyi satın alan çoğunluk olan "sinema seyircisi" de, aynı şekilde film-oyuncu-yönetmen-senaryo-set-kostüm gibi konularla ilgili bir şeyler okumak isteyecektir.
Bence, Tiyatro... Tiyatro... Dergisi de, içeriğini "tiyatro seyircisi"ne hitap edecek şekilde gözden geçirdiği müddetçe, gerekli bir dergidir. Aynı sebep ve şartlar altında yayın hayatına devam etmesi gereken bir dergidir. Salonlarını hiç boş bırakmayan -evet aksi iddia edilse de durum gerçekten böyledir- "tiyatro seyircisi"ni ellerindeki yegâne yayından mahrum bırakmaması gereken bir dergidir. Bu şartlar altında beklediği ilgi ve değeri görmemesi söz konusu bile olmayacaktır.
07.01.2006 16:58 gosalyn mallard
(Kaynak: Ekşi Sözlük)
***
Ayrıca bakınız:
Asılsız İhbarcı Demirkanlı'nın Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Ekşi Sözlük'te!