12 Kasım 2013 Salı

Bulunmaz bugünkü mesaisine yine İstanbul Adalet Sarayı'nda başladı...

İstanbul Adalet Sarayı'na gittiğimde, içimdeki hukuk birikimi serinledi! Kirli "ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ  KAMPANYASI" düzenleyen şahısların kendi dâvâlarını kendileri savunamadıkları için, tuttukları acemi avukatların bir dilekçe yazmaktan bile yoksun olduğu bir ülkede yaşadığımı çok iyi bildiğimden, bütün dâvâlarımı tek başına yürütebiliyorum. Karşımdaki hiçbir LİNÇÇİ şahsın avukatsız tuvalete bile gidemediği bir ülkede yaşamak bana serinletici bir ferahlık veriyor! 

Kendilerini savunmaktan âciz avukatların LİNÇÇİ kişi ve kuruluşları savunmak için yaptıkları komiklikler beni sürekli güldürüyor. Karşıma avukatlarıyla çıkmalarına karşın sapır sapır dökülen LİNÇÇİ şahıslar, avukatlarının işe yaramayacaklarını anlamaları için, benim karşımdaki avukatların bana karşı avukat tutmak zorunda olduklarını öğrenmeleri gerekiyordu ve bunu öğrendiler... "Haksızlıkların yasalarla korunduğu bir ülke"de yaşadığımı bildiğim için, şimdiye dek, beni dâvâ etmeyenleri dâvâ etmiyordum!... Şimdi, hem beni dâvâ edenleri dâvâ ediyor, hem de 1100 kişilik "LİNÇ KAMPANYASI" imzacısı kişi ve kuruluşları dâvâ edip, dâvâ etmek için hazırlık yapıyorum. "UYARMADI!" denilmesin!

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz