Bugün (22 Ekim 2013 Salı) Endonezya'dan Türkiye'ye döner dönmez,
"ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" temel sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin İzmirli yazarı Seval Deniz Karahaliloğlu'nun ağzının payını vermek zorunda bulunduğum için, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt'la da söyleşi yapan Yelda Özdeş'in yazılarının hiçbirini bir türlü okuyamadım. İstanbul Adalet Sarayı'na giderken yanımda götürdüğüm Yeni Tiyatro Dergisi'ne takside bakabilmiştim. Adliyenin buğulu koridorlarında birkaç kez göz attığım dergiyi, ne yazık ki, bir yerlerde unuttum! Nerede unuttuğumu anımsamam olanaksız. Çünkü, her adliye ziyaretinde o denli yoğun bir ilişki süreci yaşıyorum ki, karmaşa nedeniyle zaman zaman kendimi de unuttuğum oluyor. Bu duruma üzülecek değilim!... Her sayısından beş tane satın aldığım Yeni Tiyatro Dergisi'ni adliyede yada taksiyle dönüşte okuyamadığım için üzüldüm. Umarım okunur; üzerinde peynir yemez!
İstanbul Adalet Sarayı'ndan dönünce, İnternet'te yayınlamak zorunda bulunduğum yazılarımı yayınladıktan sonra, bu dergiye göz gezdirmeye başladığımda, derginin bu sayısının "Yelda Özdeş Özel Sayısı" gibi bir görünüm çizdiğini ayrımsadım. Yeni bir yazarın çıkması sevindirici...
Yeni Tiyatro Dergisi yazarı Yelda Özdeş'in yazılarının başlıkları şunlar:
1 - Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt ile Söyleşi
2 - Tır Tiyatrosu'ndan "Yusufçuk" Oyunu
3 - Orhan Aydın ile Söyleşi
Yazılarının hiçbirini henüz oturup okuyamadığım Yelda Özdeş, Mustafa Kurt'la yaptığı söyleşide, Kurt'un yakasına iyice yapışıp, İstanbul Devlet Tiyatrosu (İDT) reklâm kulelerinin hesabını da sorabilecek denli yiğitçe bir yazarlık örneği sunmuşsa, LİNÇÇİ Orhan Aydın'la yaptığı söyleşiyi bile bağışlayabilirim... Yok, İDT reklâm kulelerinin hesabını sormaktan kaçınmış ise bu kez Yelda Özdeş'in yakasına ben yapışırım. Unutmayın!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Yeni Tiyatro Dergisi, Mustafa Kurt'a İDT reklâm kulelerini sorabildi mi?!
Yelda Özdeş, Kurt'un yakasına yapışıp, İDT reklâm kulesini sordu mu?!
Sanata ayrıcalık yükleyen Yelda Özdeş, İDT reklâm kulesini sordu mu?
"ENTELEKTÜEL VE HUKUKSAL LİNÇ KAMPANYASI" temel sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin İzmirli yazarı Seval Deniz Karahaliloğlu'nun ağzının payını vermek zorunda bulunduğum için, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt'la da söyleşi yapan Yelda Özdeş'in yazılarının hiçbirini bir türlü okuyamadım. İstanbul Adalet Sarayı'na giderken yanımda götürdüğüm Yeni Tiyatro Dergisi'ne takside bakabilmiştim. Adliyenin buğulu koridorlarında birkaç kez göz attığım dergiyi, ne yazık ki, bir yerlerde unuttum! Nerede unuttuğumu anımsamam olanaksız. Çünkü, her adliye ziyaretinde o denli yoğun bir ilişki süreci yaşıyorum ki, karmaşa nedeniyle zaman zaman kendimi de unuttuğum oluyor. Bu duruma üzülecek değilim!... Her sayısından beş tane satın aldığım Yeni Tiyatro Dergisi'ni adliyede yada taksiyle dönüşte okuyamadığım için üzüldüm. Umarım okunur; üzerinde peynir yemez!
İstanbul Adalet Sarayı'ndan dönünce, İnternet'te yayınlamak zorunda bulunduğum yazılarımı yayınladıktan sonra, bu dergiye göz gezdirmeye başladığımda, derginin bu sayısının "Yelda Özdeş Özel Sayısı" gibi bir görünüm çizdiğini ayrımsadım. Yeni bir yazarın çıkması sevindirici...
Yeni Tiyatro Dergisi yazarı Yelda Özdeş'in yazılarının başlıkları şunlar:
1 - Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt ile Söyleşi
2 - Tır Tiyatrosu'ndan "Yusufçuk" Oyunu
3 - Orhan Aydın ile Söyleşi
Yazılarının hiçbirini henüz oturup okuyamadığım Yelda Özdeş, Mustafa Kurt'la yaptığı söyleşide, Kurt'un yakasına iyice yapışıp, İstanbul Devlet Tiyatrosu (İDT) reklâm kulelerinin hesabını da sorabilecek denli yiğitçe bir yazarlık örneği sunmuşsa, LİNÇÇİ Orhan Aydın'la yaptığı söyleşiyi bile bağışlayabilirim... Yok, İDT reklâm kulelerinin hesabını sormaktan kaçınmış ise bu kez Yelda Özdeş'in yakasına ben yapışırım. Unutmayın!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ayrıca bakınız:
Yeni Tiyatro Dergisi, Mustafa Kurt'a İDT reklâm kulelerini sorabildi mi?!
Yelda Özdeş, Kurt'un yakasına yapışıp, İDT reklâm kulesini sordu mu?!
Sanata ayrıcalık yükleyen Yelda Özdeş, İDT reklâm kulesini sordu mu?