İSTANBUL ( ) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NE
DAVACI: Reyhan Kayışlı - 12334316238
Halaskargazi Cd. No:179 Ünsal Çarşısı Kat:4 D:168 Şişli / İstanbul
DAVALI: Hüseyin Hilmi Bulunmaz
Alibaba Türbe Sk. No:13/8-9 Çemberlitaş Eminönü / İstanbul
DAVA: Avukatlık mesleğinin icrası dolayısı ile hakaret ve kişisel verilerin izinsiz kullanılması suretiyle haksız fiil nedeniyle 15.000 TL manevi tazminat talebi
AÇIKLAMALAR
1- İstanbul Barosu'na kayıtlı 42667 numarası ile avukatlık mesleğini icra etmekteyim. Davalı aleyhine, müvekkilim Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın şikayetçi olduğu İstanbul C. Savcılığı'nın 2013/4849 Hz sy soruşturmasında şikayetçi vekili; İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/650 E sy tazminat davası dosyasında da davacı vekili ve şüphelinin davacı olduğu İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/418 E sy dosyasında da davalı vekili olarak bulunmaktayım. Yine müvekkil Gülhan Demirkanlı'nın davalı aleyhine yaptığı İstanbul C. Savcılığı'nın 2012/170903 Hz sy dosyasında da şikâyetçi vekiliyim.
2- Davalı, aleyhine yukarıda sözünü ettiğim dava ve soruşturma dosyalarıyla mesleğim icabı işlem yapmaya başladıktan kısa bir süre sonra http://tiyatroyun.blogspot.com adresindeki blog sitesinden şahsımla ilgili yayınlar yapmaya başlamıştır. http://tiyatroyun.blogspot.com/2013/02/linc-kampanyasi-ana-sponsorlarindan25.html linkiyle öncelikle şahsıma ait fotoğraf ve özgeçmişimi iznim olmadan ve de "LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından Tiyatro... Tiyatro... Dergisi Kurucusu ve Eski Sahibi, Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Şüpheli Sanık Davalı Mustafa Şükrü Demirkanlı, Burhan Gün'den yeterli başarıyı elde edememiş olmalı ki, Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz'a karşı, açtırdığı yeni bir davada kendisine yepyeni bir avukat tutmuş: REYHAN KAYIŞLI..." şeklindeki yorumuyla paylaşmıştır.
3- Davalı bunun ardından yine bana ait olan bir fotoğrafı izinsiz olarak kullanmış, altında twitter adresini yayınlayarak; "Hilmi Bulunmaz, Reyhan Kayışlı'nın da twitter'ını yakından izliyor!" şeklindeki imalı ibareyi eklemiştir. (http://tiyatroyun.blogspot.com/2013/01/hilmi-bulunmaz-reyhan-kayslnn-da.html)
4- Davalı, sitesinin çeşitli sayfalarında ise "Coşkun Büktel ve Hilmi Bulunmaz'a karşı bir LİNÇ KAMPANYASI düzenleyen Şüpheli Sanık Davalı Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın yeni avukatı Reyhan Kayışlı da, İMZA KAMPANYASI düzenlemiş!" şeklinde link oluşturmuş; bu linke tıklandığında ise şahsımla ilgili bugün itibariyle güncel olmayan, kamuoyunu ilgilendirmeyen ve bu nedenlerle haber değeri dahi taşımayan bir haberi yine fotoğrafımla birlikte paylaşmıştır. Söz konusu haber 2010 yılına ait, Adana Kadın Platformu'nun kadına yönelik şiddet ve cinsel suçlarla ilgili yaptığı bir basın açıklaması ve imza kampanyası haberidir. Her ne kadar söz konusu yayın bir haber sitesinden alınmış olsa da, davalının amacı güncel bir haberi duyurmak değildir. Davalının, haberin başına koyduğu "...LİNÇ KAMPANYASI düzenleyen Şüpheli Sanık Davalı Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın yeni avukatı Reyhan Kayışlı da, İMZA KAMPANYASI düzenlemiş" ibaresinden anlaşılabileceği gibi; davalı, müvekkille olan kişisel husumetini şahsıma yönlendirmiş; kendince sözüm ona "LİNÇ KAMPANYASI düzenleyen" müvekkille, "İMZA KAMPANYASI" düzenleyen şahsım özdeşleştirilmiştir. Davalının, hakaret ve itibarsızlaştırmaya yönelik kastı ve tacizkar tutumu, aşağıda açıklayacağımız yayınlarda da açıkça ortadadır.
5- Davalı, tespit edebildiğimiz son fiilinde ise yine aynı sitesinin http://tiyatroyun.blogspot.com/2013/02/t 24.html linkinde karşı taraf vekili sıfatıyla bulunduğumuz İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/650 E sy dosyasına sunduğu cevap dilekçesini "Bulunmaz, Demirkanlı'nın avukatı Reyhan Kayışlı'ya ders veriyor..." başlığıyla yayınlamıştır. Davalının mahkeme dosyasına da sunmuş olduğu söz konusu dilekçe böylece salt bir "cevap dilekçesi" olma özelliğini kaybederek, aleyhimize yapılan bir yayın niteliğini kazanmıştır. Davalı, söz konusu yayının içeriğinde de tarafımıza onur kırıcı sözlerle hakaret ve iftira etmiş, hukuki hakkının kullanımını aşarak, kişilik haklarımıza saldırıda bulunmuştur. Davalının yayın içerisinde kullandığı bu nitelikteki sözler şu şekildedir:
* "...Avukat Reyhan Kayışlı'nın (ki kendisi de edebiyatın asal kavramlarından hiç anlamaz)..."
* "...davacının tuttuğu avukat Reyhan Kayışlı, gerçeklerin bütünü yüzlerini yasal olarak göstermek yerine, gerçeğin en yalın hâlini bile gözlerden kaçırıp uzaklaştırarak, ortada net bir biçimde duran ve tam tamına 1100 KİŞİLİK BİR SUÇ ÖRGÜTÜ hâline gelebilen LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ eylemini gözlerden kaçırmaktadır..."
* "...Avukat Reyhan Kayışlı, alacağı paradan fazlasını, yani hukuksal zenginliği, kişi hak ve özgürlüklerini, evrensel hukuk makalelerinde ülkemizin ne duruma düşeceğini hiç düşünmek istemediği için, kendisi, nesnel ve tümel hukuk anlayışıyla değil, müvekkilinin yanlış verilerle başlatmış olduğu anlamsız bir davanın sadece takipçisi olabilecek bir mantıkla hareket ediyor. Bu da, bence, evrensel hukuk normlarına değil, küçük esnaf normlarına uygun düşüyor..."
* "...Oysa davacı şahıs Mustafa Şükrü Demirkanlı ve onun tuttuğu avukat Reyhan Kayışlı, gerçek belgenin tamamını göstermeyerek, evrakta sahtecilik yaparak, aslında benim yanıtını verdiğim bölümü kesip, hemen adliyeyi kandırmaya yönelerek, bir tür İFTİRA SUÇU (TCK 267) işlemektedirler..."
* "...Davacı şahıs Mustafa Demirkanlı ve onun tuttuğu avukat Reyhanlı Kayışlı, hukuku nesnellikten uzaklaştırarak âdeta YALAN söylüyor!..."
* "...Davacı şahıs Mustafa Şükrü Demirkanlı ve onun tuttuğu avukat Reyhan Kayışlı, telkin etme, tekrar etme, yineleme yöntemini kullanarak, mahkeme yargıcını etkilemeye yeltenmektedirler..."
* "...Davacı şahıs Mustafa Şükrü Demirkanlı ve onun tuttuğu avukat Reyhan Kayışlı, kendilerinin çıkarına, LİNÇ KAMPANYASI örgütü çıkarlarına öyle uygun olduğundan, bu belgeyi, bu davayı gözlerden kaçırmak için ellerinden gelen tüm olanakları, her türlü süreçte kullanıyorlar..."
* "...Davacı şahıs Mustafa Şükrü Demirkanlı ve onun tuttuğu avukat Reyhan Kayışlı, benim eleştirilerimin omurgası bu olmasına karşın, benim bazı yazılarımdaki betimlemeleri, eğretilemeleri, imgelemleri, tersinlemeleri, birer hakaret, birer küfür olarak sayın yargıca sunarak, adliyeyi meşgul etme, adiyeyi yanlışa sürükleme suçu işlemektedir. Şimdilik kaydıyla, davacı şahıs Mustafa Şükrü Demirkanlı ve onun tuttuğu avukat Reyhan Kayışlı ikilisinin iddia ettikleri..."
6- Davalı, tarafımıza "ders vermek" amacıyla haftalardır sitesinde yayınladığı söz konusu "cevap dilekçesi"nde; "alacağı paradan fazlasını düşünmeyen", hukukçuluk yerine "küçük esnaf normlarına uygun" davranan, "1100 kişilik LİNÇ ÖRGÜTÜ"nün eylemlerini gözden kaçıran, "LİNÇ KAMPANYASI ÖRGÜTÜ çıkarlarına uygun olarak" "belgeleri gözden kaçıran", "evrakta sahtecilik yapan", "adliyeyi kandıran", açıkça "YALAN" söyleyen bir kişi, bir avukat olduğumuzu iddia etmiştir. Üstelik davalı hakaret ve iftira niteliğindeki sözlerinin etkisini arttırmak için aramızda kanunen korunan ve "kamu hizmeti" olarak düzenlenmiş olan avukatlık ilişkisinin bulunduğu müvekkil ile şahsımı, bir örgüt yararına çalışan "ikili" olarak anmıştır.
7- Davalının gerek kişisel veri ve fotoğraflarımızı izinsiz ve belirttiğimiz yorumlarla yayınlaması, gerekse de yukarıda alıntıladığımız sözlerinin açıkça kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu tartışmasızdır. Bu yayınların bizde yarattığı kişisel üzüntü ve sıkıntının yanında, 10 yıldır ilkeli ve hukukçu kimliğine yakışır bir şekilde yürüttüğümüz avukatlık faaliyetimize verdiği zarar bu manevi sarsıntıyı kat be kat artırmaktadır. Müvekkil çevremiz ile bizi henüz tanımayan birçok kişi iletişim bilgilerimize ulaşmak için internet yolunu kullanmakta ve bu vesileyle internet arama motorlarına adımızla veya "avukat" kelimesi ile yapılan aramalarda davalının sitesi üst sıralarda çıkmakta; davalının mesleki kimliğimize ve kişiliğimize saldırı niteliğindeki bu yayınlarıyla karşılaşmaktadır. Öyle ki davalının aleyhimize yaptığı bu yayınlardan haberdar olmamız dahi, birkaç ayrı müvekkilin bizi arayarak bilgilendirmesi ile olmuştur. Davalın bu anlamda tarafımıza mesleki yönden verdiği maddi zarar ile ilgili talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla, şimdilik kişilik haklarımıza ve mesleki faaliyetimize yönelen bu saldırının neden olduğu zarar nedeniyle 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmekteyiz.
HUKUKİ NEDENLER: TMK, HMK vs... ilgili yasa ve mevzuta...
KANITLAR
http://tiyatroyun.blogspot.com/2013/02/linc-kampanyasi-ana-sponsorlarindan 25.html
http://tiyatroyunblogspot.com/2013/01/hilmi-bulunmaz-reyhan-kayslnn-da.html
http://tiyatroyun.blogspot.com/2013/02/t 24.html linkindeki ve ekte sunduğumuz yayınları,
İstanbul C. Savcılığı'nın 2013/4849 Hz sy soruşturması,
İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/650 E sy tazminat davası dosyası,
İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/418 E sy dosyası,
İstanbul C. Savcılığı'nın 2012/170903 Hz sy dosyası,
Mustafa Demirkanlı'nın tarafıma verdiği vekaletname örneği,
mahkemece gerek görülmesi halinde bilirkişi incelemesi,
her türlü yasal kanıt...
SONUÇ VE TALEP: Yukarıda açıklanan nedenlerle kişisel verilerin izinsiz kullanılması ve hakaret yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep edirim.
Davacı
Reyhan Kayışlı
imza