ruhunu yitiren bir cesetsin sen
nalından uzak yaşlı bir at gibisin
senin ininde ihanet ve kan var
rengini istemeyen elma gibisin
iğrenç bir su akar gözlerinden
ağlamayı bilmeyen cani gibisin
senin düşlerinde kalleşlik var
sesini unutan türkü gibisin
küçük bir kumru düşer derinden
kimseyi beğenmeyen kaz gibisin
kalbinde ağaçları söken fırtına var
ormanı çürüten felaket gibisin
hilmi bulunmaz
iki nisan iki bin on üç