30 Ocak 2013 Çarşamba

Emek - sermâye çelişkisinin üzerini örten küçük taşlardan işte biri daha!

Tıklayınız: "Semerkant'a da inceleme"

***

"Semerkant" adlı romanı, yayınlanır yayınlanmaz okumuş, Amin Maalouf adının bende düşünsel iz bırakmasına olanak tanımıştım. Ancak, benim yazınsal ölçütlerime göre, roman demeye bin şahit gerektiren "Semerkant", benim estetik bilincime hiçbir tahkimat yapmadı. Bu romanın neden yazıldığını sorgulamakla birlikte, böyle bir kitabın okurlara ulaşmasına şaşıp kalmıştım. Adına "roman" denen bu kitabın, okurlara, en azından bana hiçbir yazınsal yararı dokunmamasına, hiçbir estetik haz duygusu vermemesine karşın, tabii ki, yasaklanmasını asla arzu etmem. Zâten, bir finans kuruluşunun, herhangi bir kitap yayınlarken, toplumcu düşünsel bilinç ve/ya estetik bir tat vermek yerine, kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için yayın politikası geliştirmesi son derecede doğal bir durum. Yeşil sermaye temsilcilerinin, pembe sermaye temsilcisi kuruluşlar tarafından yayınlanan kitaplara sansür uygulatmak istemesini anlamakla birlikte, bu tür yapay çelişkilerin, doğal toplumsal çelişki olan emek-sermaye çatışkısını öteleyeceği kanısında bulunduğumdan, bu küçük paragrafı yazıp okurlara sunma gereksinimi duydum!...

Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz