"Çok Geç Olmadan"da son perde
Hüseyin Sorgun
28 Ekim 2000
Bilindiği üzere, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun bir prodüksiyonu olan Cuma Boynukara'nın yazdığı ve Orhan Kurtuldu'nun yönettiği "Çok Geç Olmadan" adlı oyun, geçtiğimiz sezonun sonlarına doğru süresiz ertelenmişti. O dönem farklı söylentiler de dillendirildi. Ortaya atılan somut gerekçelerden birisi "kar makinesinin arızasının giderilememesi" idi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Rahmi Dilligil, o dönem bu oyunun sahnelenmesinde bir sıkıntı olmadığını söylüyordu. Ama olmadı. Provaları bitmesine, broşürü basılmasına ve biletleri satılmasına rağmen olmadı.
Ve geçtiğimiz günlerde, oyunun yazarı Cuma Boynukara, yaptığı bir basın toplantısıyla, bu oyun ile ilgili bir nokta koymuş oldu. Boynukara, oyununun barıştan yana bir oyun olduğunu, fakat Türkiye'de bazı insanların barıştan çekindiğini söylüyor.
O dönem provaları seyreden Refik Erduran ve Mine Acar, "oyunun sahnelenmesinde herhangi bir sakınca yok" demişlerdi. Ardından, Rahmi Dilligil de bir provayı seyretti. Boynukara, bu akşamı şöyle anlatıyor:
"Rahmi Dilligil, bir müfettişin ilkokulu teftiş etmesi gibi izmaritlere varasıya kadar her konuda etrafındakilere kızdı. Çok gergin bir atmosferde prova seyredildi. Ve "ben bu oyunla perde açamam" dedi. Neden belirtmedi."
Oyunun dekorlarının dağıtıldığı ve teknik olarak sahnelenme imkanının kalmadığı bugüne gelindiğinde ise, Boynukara, kendisi açısından dava açmasının bir sonuç doğurmayacağını düşünüyor.
Ve ekliyor:
"Bir tiyatro adamına, bir oyunu kaldırmaktan daha ağır bir şey olabilir mi?"
Bu arada, kendisine fazla tepki göstermemesini, bu oyun kaldırılmasına rağmen, bir başka oyununun sahnelenmesiyle bunun telafi edileceğinin teklif edildiğini söyleyen Boynukara, oyun yazarı olmanın Türkiye'de tamamen bir dram olduğunu söylüyor:
"Bu ülkede, oyun yazarlığı konusunda bir dram var. Oyununu yazacaksın, yedi adet çoğaltacaksın, Devlet Tiyatrosu'na göndereceksin, repertuvardan geçecek ve rejisörü bulacaksın. Ve bulduğun rejisörle de, aldığın telifin bir kısmını paylaşmak durumunda kalacaksın. Oyun yazarı, rejisörü bulmak zorunda olmamalı."
Hâsılı, "Çok Geç Olmadan"dan geriye Cuma Boynukara'nın elinde kendi oyunu için aldığı iki kişilik bilet kaldı. Bu iki bilet, Boynukara için bir anı olarak kalacak. Ama deposunda süresiz ertelediği bir oyunun biletleri, broşürü ve afişleri bulunan Devlet Tiyatroları için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
(...)
(Kaynak: Zaman)
Hüseyin Sorgun
28 Ekim 2000
Bilindiği üzere, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun bir prodüksiyonu olan Cuma Boynukara'nın yazdığı ve Orhan Kurtuldu'nun yönettiği "Çok Geç Olmadan" adlı oyun, geçtiğimiz sezonun sonlarına doğru süresiz ertelenmişti. O dönem farklı söylentiler de dillendirildi. Ortaya atılan somut gerekçelerden birisi "kar makinesinin arızasının giderilememesi" idi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Rahmi Dilligil, o dönem bu oyunun sahnelenmesinde bir sıkıntı olmadığını söylüyordu. Ama olmadı. Provaları bitmesine, broşürü basılmasına ve biletleri satılmasına rağmen olmadı.
Ve geçtiğimiz günlerde, oyunun yazarı Cuma Boynukara, yaptığı bir basın toplantısıyla, bu oyun ile ilgili bir nokta koymuş oldu. Boynukara, oyununun barıştan yana bir oyun olduğunu, fakat Türkiye'de bazı insanların barıştan çekindiğini söylüyor.
O dönem provaları seyreden Refik Erduran ve Mine Acar, "oyunun sahnelenmesinde herhangi bir sakınca yok" demişlerdi. Ardından, Rahmi Dilligil de bir provayı seyretti. Boynukara, bu akşamı şöyle anlatıyor:
"Rahmi Dilligil, bir müfettişin ilkokulu teftiş etmesi gibi izmaritlere varasıya kadar her konuda etrafındakilere kızdı. Çok gergin bir atmosferde prova seyredildi. Ve "ben bu oyunla perde açamam" dedi. Neden belirtmedi."
Oyunun dekorlarının dağıtıldığı ve teknik olarak sahnelenme imkanının kalmadığı bugüne gelindiğinde ise, Boynukara, kendisi açısından dava açmasının bir sonuç doğurmayacağını düşünüyor.
Ve ekliyor:
"Bir tiyatro adamına, bir oyunu kaldırmaktan daha ağır bir şey olabilir mi?"
Bu arada, kendisine fazla tepki göstermemesini, bu oyun kaldırılmasına rağmen, bir başka oyununun sahnelenmesiyle bunun telafi edileceğinin teklif edildiğini söyleyen Boynukara, oyun yazarı olmanın Türkiye'de tamamen bir dram olduğunu söylüyor:
"Bu ülkede, oyun yazarlığı konusunda bir dram var. Oyununu yazacaksın, yedi adet çoğaltacaksın, Devlet Tiyatrosu'na göndereceksin, repertuvardan geçecek ve rejisörü bulacaksın. Ve bulduğun rejisörle de, aldığın telifin bir kısmını paylaşmak durumunda kalacaksın. Oyun yazarı, rejisörü bulmak zorunda olmamalı."
Hâsılı, "Çok Geç Olmadan"dan geriye Cuma Boynukara'nın elinde kendi oyunu için aldığı iki kişilik bilet kaldı. Bu iki bilet, Boynukara için bir anı olarak kalacak. Ama deposunda süresiz ertelediği bir oyunun biletleri, broşürü ve afişleri bulunan Devlet Tiyatroları için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
(...)
(Kaynak: Zaman)