Hilmi Bulunmaz, LİNÇÇİ SAHNE DERGİSİ'ni tam da hak ettiği gibi tutuyor!
***
Türkiye'de yayınlanan tiyatro dergilerinin hiçbiri, sadece ve yalnızca kendi gücüne (kendi abonesine, kendi emeğine, kendi okuruna, kendi sermayesine, kendi yazarına) güvenerek değil, başta Devlet Tiyatroları Genel Müdürü K. Lemi Bilgin olmak üzere, devlet güçlerine güvenerek yayınlanıyor. Durum böyle olunca, tiyatro dergilerinin tümü (Erbil Göktaş yönetimindeki Yeni Tiyatro Dergisi hariç), Bulunmaz Tiyatro Genel Sanat Yönetmeni Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz'la "Theope" oyunu yazarı ve "Ölüleri Gömün" oyununun çevirmeni Coşkun Büktel'in sanatsal ifade olanaklarını ilelebet ilga ve imhâ etmek için iğrenç bir LİNÇ KAMPANYASI düzenleme cesareti gösterebiliyor.
Sırtını benim gibi sosyalist tiyatroculara, emekçi halka, tüyü bitmemiş yetime değil de, en büyük örgüt olan devlete yaslayarak varlık gösteren LİNÇÇİ dergiler, bırakınız anlamlı sözcüklerle oluşturulmuş tümceler kurmayı bir yana, daha yazım kurallarını bile öğrenme gereksinimi duymayan dergi esnafı tarafından yönetiliyor. Sırtını devlet güçlerine yaslamaktan başka herhangi bir yeteneği bulunmayan LİNÇÇİ T. Murat Demirbaş'ın kaleme almış olduğu sözlerin ilk paragrafını (ki ilk paragraflar genellikle "kusursuz" yazılır) tadımlık olarak sizlere sunarken, bu küçücük paragrafta bile ne kadar yazım yanlışı olduğunu görmenizi istediğimiz için, yanlışların üzerini "maymungötürengi" ile belirgin hâle getirip, doğrularını "çimenrengi" ile biz yazdık!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ödenekli Tiyatroların Geleceği? (Bu soru işaretinin bu başlığın sonunda ne işi var?)
T. Murat Demirbaş (Sahne Dergisi): Sözü panelistlerimize vermeden, öncelikle (vermeden önce) neden böyle bir panel hazırlama gereği duyduk, ondan bahsetmek istiyorum.
Sahne Dergisi yayın hayatına başladığı 2003 yılında Türkiye Avrupa Birliği müzakere sürecinde bir takım (birtakım) yeni adımlar atıyordu ve "Kamu Reformu Yasa Tasarısı" adı altında bir takım (birtakım) çalışmalar yürütülmüştü. Biz de bu nedenle 2004 yılında Ankara Ekin Tiyatrosu'nda Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın Lemi Bilgin, örgüt temsilcileri ve eğitmenlerle bir panel düzenlemiş; 4. sayımızda "Sıra Devlet Tiyatrosu'nda (Tiyatroları'nda) mı?" başlıklı bir dosya açmıştık. Orda (Orada), kamu reformu yasa tasarısının (Kamu Reformu Yasa Tasarısı'nın) Devlet Tiyatrosu'nu (Tiyatroları'nı) kurumsal anlamda nasıl etkileyeceği konusunda uzun uzun konuşmalar gerçekleştirmiştik. Şimdi aradan 8 yıl geçti ve bizim 8 yıl önce konuştuğumuz şeyler bugün bir gerçeklik olarak önümüze geldi. Özellikle başbakanın (Başbakan'ın) gençlik kurultayında (Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkez Gençlik Kolları 3. Olağan Kongresi'nde) yaptığı konuşmadan sonra ödenekli tiyatroların üzerinde odaklanılması, bununla ilgili kamuoyunda çeşitli tartışmaların yaşanması ve konuyu bilen bilmeyen kimselerce dahi tartışılıyor olması sebebiyle, Sahne Dergisi olarak meslek örgütlerini ve konunun muhataplarını tekrar bir araya getirerek bir panel yapma gereği duyduk.
***
Türkiye'de yayınlanan tiyatro dergilerinin hiçbiri, sadece ve yalnızca kendi gücüne (kendi abonesine, kendi emeğine, kendi okuruna, kendi sermayesine, kendi yazarına) güvenerek değil, başta Devlet Tiyatroları Genel Müdürü K. Lemi Bilgin olmak üzere, devlet güçlerine güvenerek yayınlanıyor. Durum böyle olunca, tiyatro dergilerinin tümü (Erbil Göktaş yönetimindeki Yeni Tiyatro Dergisi hariç), Bulunmaz Tiyatro Genel Sanat Yönetmeni Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz'la "Theope" oyunu yazarı ve "Ölüleri Gömün" oyununun çevirmeni Coşkun Büktel'in sanatsal ifade olanaklarını ilelebet ilga ve imhâ etmek için iğrenç bir LİNÇ KAMPANYASI düzenleme cesareti gösterebiliyor.
Sırtını benim gibi sosyalist tiyatroculara, emekçi halka, tüyü bitmemiş yetime değil de, en büyük örgüt olan devlete yaslayarak varlık gösteren LİNÇÇİ dergiler, bırakınız anlamlı sözcüklerle oluşturulmuş tümceler kurmayı bir yana, daha yazım kurallarını bile öğrenme gereksinimi duymayan dergi esnafı tarafından yönetiliyor. Sırtını devlet güçlerine yaslamaktan başka herhangi bir yeteneği bulunmayan LİNÇÇİ T. Murat Demirbaş'ın kaleme almış olduğu sözlerin ilk paragrafını (ki ilk paragraflar genellikle "kusursuz" yazılır) tadımlık olarak sizlere sunarken, bu küçücük paragrafta bile ne kadar yazım yanlışı olduğunu görmenizi istediğimiz için, yanlışların üzerini "maymungötürengi" ile belirgin hâle getirip, doğrularını "çimenrengi" ile biz yazdık!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
Ödenekli Tiyatroların Geleceği? (Bu soru işaretinin bu başlığın sonunda ne işi var?)
T. Murat Demirbaş (Sahne Dergisi): Sözü panelistlerimize vermeden, öncelikle (vermeden önce) neden böyle bir panel hazırlama gereği duyduk, ondan bahsetmek istiyorum.
Sahne Dergisi yayın hayatına başladığı 2003 yılında Türkiye Avrupa Birliği müzakere sürecinde bir takım (birtakım) yeni adımlar atıyordu ve "Kamu Reformu Yasa Tasarısı" adı altında bir takım (birtakım) çalışmalar yürütülmüştü. Biz de bu nedenle 2004 yılında Ankara Ekin Tiyatrosu'nda Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın Lemi Bilgin, örgüt temsilcileri ve eğitmenlerle bir panel düzenlemiş; 4. sayımızda "Sıra Devlet Tiyatrosu'nda (Tiyatroları'nda) mı?" başlıklı bir dosya açmıştık. Orda (Orada), kamu reformu yasa tasarısının (Kamu Reformu Yasa Tasarısı'nın) Devlet Tiyatrosu'nu (Tiyatroları'nı) kurumsal anlamda nasıl etkileyeceği konusunda uzun uzun konuşmalar gerçekleştirmiştik. Şimdi aradan 8 yıl geçti ve bizim 8 yıl önce konuştuğumuz şeyler bugün bir gerçeklik olarak önümüze geldi. Özellikle başbakanın (Başbakan'ın) gençlik kurultayında (Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkez Gençlik Kolları 3. Olağan Kongresi'nde) yaptığı konuşmadan sonra ödenekli tiyatroların üzerinde odaklanılması, bununla ilgili kamuoyunda çeşitli tartışmaların yaşanması ve konuyu bilen bilmeyen kimselerce dahi tartışılıyor olması sebebiyle, Sahne Dergisi olarak meslek örgütlerini ve konunun muhataplarını tekrar bir araya getirerek bir panel yapma gereği duyduk.