"Kürt Tiyatrosu" adına söz söyleme "ehliyeti" sahibi Aydın Orak, ezilen bir söyleme dayanarak yaptığı söyleşide, Yeni Tiyatro Dergisi'nden Mazlum Vesek'in kendisini tam olarak konuşturmayı başaramamasından yararlanarak, emekçi halkın, işçi sınıfının, bilimsel sosyalizmin tiyatrodaki izdüşümlerinden bahsetmeyerek, sözü, "Kürt / Türk Burjuva Tiyatrosu" anlamına gelebilecek bir bağlamda, yani "Devlet Tiyatroları'ndan Kürt tiyatroları da yararlansın" ("Ödenekli tiyatrolarda Kürtçe tiyatronun icra edilmesi!") sınırlılığı içerisine sıkıştırıp, Mazlum Vesek'in bizce önemli sorusuna ("Sizin yürüttüğünüz çalışmalar Kürtlerin dışındaki halklar nezdinde görünür oldu mu? Sanatınızın Türkiye emekçileri üzerinde bariz bir etkisini tespit edebildiniz mi?"), bakınız nasıl bir "kaçak yanıt" veriyor:
"Bu konuda bir tespitim söz konusu değil. Kürtler dışındaki halkların* da bir şekilde Kürt Tiyatrosundan haberdarlar. Fakat politik yaklaşımlar gibi hep 'küçük kardeş' edebiyatı Kürt tiyatrocu veya sanatçılarına da gösteriliyor. Bu da maalesef aradaki samimiyete dinamit koyuyor."
(Kaynak: Yeni Tiyatro Dergisi, Temmuz-Ağustos 2012 sayısı, sayfa 44)
***
*Yeni Tiyatro Dergisi'ndeki sık sık yapılan yanlış yazıma bir örnek olsun diye, bu harfleri ("ın") olduğu gibi bırakıp, sünnet etmedik!
"Bu konuda bir tespitim söz konusu değil. Kürtler dışındaki halkların* da bir şekilde Kürt Tiyatrosundan haberdarlar. Fakat politik yaklaşımlar gibi hep 'küçük kardeş' edebiyatı Kürt tiyatrocu veya sanatçılarına da gösteriliyor. Bu da maalesef aradaki samimiyete dinamit koyuyor."
(Kaynak: Yeni Tiyatro Dergisi, Temmuz-Ağustos 2012 sayısı, sayfa 44)
***
*Yeni Tiyatro Dergisi'ndeki sık sık yapılan yanlış yazıma bir örnek olsun diye, bu harfleri ("ın") olduğu gibi bırakıp, sünnet etmedik!