6 Haziran 2012 Çarşamba

"Müslüman mahallesinde salyangoz satma" mantığıyla kurulduğu için, sürekli olarak sentetik desteklerle ayakta duran Ankara Sanat Tiyatrosu, bol bol Kültür Bakanlığı çanağı yaladıktan sonra, AST patronu Rutkay Aziz'in finans-kapital reklâm filmlerine güvenerek hayatını kazandığından, sonunda gelip iflâsın eşiğine dayandı!

Tiyatro dünyamızda harikulade oyuncular, yönetmenler, tasarımcılar bulabilirsiniz. Hatta onları dış ülkedekilerle kıyaslayıp büyük gurur da duyabilirsiniz. Ama bir tiyatro yöneticisi bulmak, tiyatroyu deli gibi seven, arka planda kalarak perdeyi hiçbir zaman kapattırmamaya çalışan kişiyi bulmak neredeyse olanaksızdır. İşte Bülent Akkurt bu olanaksız durumun içinden fışkıran bir mucizedir. Yıllarca aranıp bulunamayan 'bulunmaz adam'dır.

- Haldun Dormen

Bu kitapta, Ankara Sanat Tiyatrosu'nun kuruluş öyküsünün yanında, 'tiyatro' diye adlandırdığımız o olağanüstü dünyanın içinde geçen, hepsi birbirinden farklı birtakım olayları yaratan oyuncuları, yazarları, yöneticileri, teknisyenleri, işçileri ve seyircileriyle tiyatro sevdalıları var.

1963'ten beri hâlâ her sezon başarı ile perdesini açmayı sürdüren, Ankara'nın ikinci özel tiyatrosu AST'nin kurucularından Bülent Akkurt'un kaleminden Türkiye'de bir tiyatro kurmanın ve onu ayakta tutabilmenin zorluklarını, tiyatroyla iç içe yetmiş yılı keyifle okuyacaksınız.

Tüm tiyatro severlere ve sahne tozunu yutmuş tiyatroculara iyi okumalar...
(Tanıtım Yazısı'ndan)

(Kaynak: idefix)


***


Ayrıca bakınız: