12 Nisan 2012 Perşembe

habervaktim, ikiyüzlülük yapmayıp, kendi değerleriyle davranıyor!

"O Kadın"


Fatih Akkaya 
habervaktimeditor@gmail.com 
10 Nisan 2012

Muhteşem Yüzyıl'ın senaristi Meral Okay, vefat etti.

Okay'ın vefat haberini “O kadın öldü” başlığıyla aktardık diye, “medya”da büyük bir tartışma başladı.

İlkin CNN Türk'te Ayşenur Arslan, gündeme getirdi Habervaktim'in bu başlığını.

Ve topu canlı yayın konuğu BDP'li Sırrı Süreyya Önder'e attı.

Van depremi henüz yaşanmışken, mağdur vatandaşların yaralarını sarmak için seferber olacağına, teröriste taziyeye koştuğunu ortaya çıkardığımız Sırrı Süreyya Önder, kuyruk acısıyla olsa gerek, Habervaktim'e saydırdı.

“Ölüye hüküm kalkar. Bu ne biçim başlık” gibi laflar etti.

Ardından…

Takipçi sayısı günden güne artan Habervaktim.com'u kendilerine rakip gören bazı internet siteleri de, BDP'li Önder'in bu tepkisiyle harekete geçerek, “O kadın öldü”yü fırsata dönüştürmek istediler.

Başladılar Habervaktim'i karalamaya, okuyucular nezdinde küçük düşürmek için çabalamaya.

Ve dün ve bugün…

Bazı ateist ve liberal yazarlar, korkulu rüyaları olan Habervaktim'e saldırmak için bunu bir fırsat bildiler.
Kim bu isimler:

Akşam'dan Nagehan Alçı, Sabah'tan Emre Aköz, Milliyet'ten Can Dündar, Hürriyet'ten İsmet Berkan ile Ahmet Hakan…

İnanın hepsinin ayrı ayrı kuyruk acısı var.

Habervaktim'i iyi takip edenler bilirler. (Ortak özellikleri her fırsatta dindar çevrelere çamur çalma gayretleridir.)

Bu kuyruk acısıyla, köşelerinden salyalarını akıtarak, ortalığa zehir saçtılar.

Güya Habervaktim'i küçük düşürdüler!

Olay ne ki, Habervaktim küçük düşsün oysa?

Meral Okay'ın ölüm haberini “O kadın öldü” başlığı ile vermişiz.

Ajansın geçtiği haberden tek farkı bu başlık.

Bunda ne var?

“O kadın öldü”de ne var?

“O adam öldü” mü diyecektik? Veya “O senarist öldü” mü? Ne farkı var ki bunların birbirinden?

Yoksa “inanmayan” birinin ardından dini terimlerle methiyeler mi düzecektik?

“İnanmayan” evet.

Muhteşem Yüzyıl adlı diziyle ecdadın gerçekte büyük önem gösterdiği dini değerleri ayaklar altına alan Meral Okay'ın bir ateist olduğu;


Ölünce bedeninin yakılmasını istediği;


Küllerinin suya serpilmesini vasiyet ettiği kendi açıklamaları ile sabit.

Bu bazı ateist ve liberal yazarların, bu gerçeğe rağmen “o kadın”a dini terimlerle methiyeler düzmemizi beklemeleri nasıl bir şey Allah aşkına?

Ve bunu yapmadık diye bizi idam sehpasına çıkarmalarına mantıklı bir açıklama getirebilecek, bir deli doktoru bile çıkar mı ki?

"O kadın öldü" başlığını atmak, "ölüye saygısızlık" ise; o Muhteşem Komutan'ı, alakasız bir şekilde anlatmak; kadın düşkünü göstermek ne?

"O kadın öldü" başlığı "ahlaksızlık" ise, Meral hanımın, şanlı tarihimizde çok önemli bir yeri olan ve hep hayırla yadettiğimiz merhuma yaptığı ne?

Tüm bunlar büyük bir ahlaksızlıktır; rezil bir inanç istismarıdır.

Sabah Yazarı Emre Aköz'ün, muhafazakarlarca yönetilen bir gazetede, yine muhafazakar bir siteyi ve bir gazeteyi “hayvanlık”la suçlaması, evet en hafif ifade ile eşekliktir.

Senin köşe sahibi olduğun gazetede bile sayısız haber çıktı, “o kadın”ın senaristliğini yaptığı Muhteşem Yüzyıl dizisi ile ecdada nasıl küfrettiği ve buna ne gibi tepkiler geldiğini ortaya koyan.

“O kadın”ın Kanuni'yi sapkın ideolojisine meze yapması karşısında tek satır yazmayan ey Emre Aköz, senin bu tutumun değil de, Habervaktim'in o başlığı mı hayvanlık?

Ve ey İmam Hatip mezunu Ahmet Hakan; Bilmez misin, istismar ettiğin o dini hüküm, “inananlar” için geçerlidir?

Ayrıca; Merak ediyorum, “o kadın” ifadesine bu denli sinirlenmenizin, bir nedeni de, mucidi olduğunuz ve her fırsatta kullandığınız “o kafa”, “o imam”, “o türbanlı” gibi başlıkları aklınıza getirmesi mi? “O kadın”ın da, o başlıklardaki ruh haliniz benzeri bir düşünceyle atılmış olabileceği hissine kapılmanız mı?

Değerli Habervaktim okuyucuları, Olay “o kadın öldü”den ibaretken, bu bir takım çevrelerin kuyruk acısı ile başlığımızı çarpıtarak, istismar ederek, kin kusarak yorumlamalarıyla bu noktaya gelmiştir.

Bu arada, Meral Okay'la ilgili çok ilginç bir yerden çok ilginç bir destek daha geldi.

Terör örgütünün kadın kolu KJB, Meral Okay için başsağlığı mesajı yayınladı.

Okay'dan "yoldaşımız" diye söz ediyor kadın teröristler.

"Devrimci sanat yaratımında büyük emeğinin olduğunu" söylüyorlar.

Ve yine çok ilginç, aynen şöyle diyorlar:

"Özgür yaşam sanatının en zengin kahramanlık hikayeleriyle yazıldığı dağlarımızda koşullarımız elverdikçe devrimci –demokratik sanat geleneğinin sürdürülmesinde önemli yeri olan Meral OKAY ve diğer dostların eserlerini takip etmeye çalıştık, oyunlarını zevkle izledik, çabalarını taktirle izledik ve moral aldık..."

Meral Okay'ın "eserleri" kimlere ilham kaynağı oluyor, görüyorsunuz değil mi?

Tablo bu iken;

Ali Karahasanoğlu ağabeyin ifadesiyle, özetle bunlar istiyor ki:

"Biz herkese hakaret edelim. Halkın büyük çoğunluğunun saygı gösterdiği tarihi şahsiyetleri/din adamlarını biz tahkir edelim. Onları farklı şekilde tasvir edelim.. Bunu yaparken, hortumlanan bankalardan aktarılan milyonlarca liralık bütçeleri kullanalım. Ama kimse bize, iki çift laf edemesin. Edenleri hemen yargısız infaza tabi tutalım. Hatta mütedeyyin insanları tahkir etmek için, dini değerleri bile istismar edelim!"

Bazı kompleksli muhafazakarlar bu şirretliğe karşı sessiz kalmanın, yer yer de destek vermenin “gereğine” inanıyor olabilir.

Biz Habervaktim.com olarak, bu zihniyetin karşısında korkusuzca dimdik durmaya devam edeceğiz.

Bu böyle biline.

(Kaynak: HABER VAKTİM)