20 Nisan 2012 Cuma

LİNÇÇİ Tiyatro Dünyası, yeni bir LİNÇ KAMPANYASI mı başlattı?

Tedavülden kaldırılmış "İstanbul Büyükşehir Belediyesi Korsan Tiyatroları" Genel Sanat Yönetmenleri toplantısında Hamit Akınlı, "Yeni Yönetmelik" hazırlayan ve bu yönetmelik nedeniyle "Şehir Tiyatroları Yok Edilemez" LİNÇ kokusu yayan başlıkla âdeta bir LİNÇ KAMPANYASI ile karşı karşıya gelen kişiler için ilk LİNÇ sözü olarak şöyle demişti:


"BU ADAMLARI KESMEK LÂZIM!"


(Bakınız: Bulunmaz Tiyatro Genel Sanat Yönetmeni Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz, Milliyet Gazetesi'ndeki Asu Maro imzalı "Bu adamları kesmek lazım" başlıklı haberi okur okumaz şöyle düşünmek zorunda kaldı: "Benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin verdiği vergilerle beslenen 'İstanbul Büyükşehir Belediyesi Korsan Tiyatroları' (İBBKT) bünyesindeki 'Muhsin Ertuğrul Sahnesi Skandalı'na, 'Yedi Tepeli Aşk Skandalı'na, 'Rosenbergler Ölmemeli Skandalı'na zerre kadar olsun bir tek karşı çıkış sözü söyleme cesareti bulamayan pembe sermaye temsilcisi Hamit Akınlı, İBBKT için yeşil reçete yazan kişilerin akılsızlığından, bilgisizliğinden, cahilliğinden, çaresizliğinden, dangalaklığından, korkaklığından, ürkekliğinden cesaret alarak meydanı bomboş bulmuş olmalı ki, yeşil sermaye temsilcisi AKP'lileri resmen kesmek isteyecek kadar dangalakça sözler sarfetmeye başlamış!")


***


"Ne Sahnemiz, Ne Ufkumuz Karartılamaz!"

[tiyatrodunyasi.com sitesinde başlattılan imza kampanyasında özgür ve bağımsız bir sanat ortamında Şehir Tiyatrosu’nun 98 yıllık kültür birikiminin gelecek kuşaklara devredilebilmesi için birlik çağrısı yapılıyor.]

KAMPANYA METNİ:

Şehir Tiyatrosu titizlikle kendisinden gizlenen ve apar topar onaylanıp önüne konulan yeni bir yönetmelik nedeniyle 98 yıllık tarihinin en büyük darbesi ile karşı karşıyadır.

Bir yıkım ve ideolojik istila dışında amacının ne olduğu anlaşılamayan bu yeni yönetmelikle İ.B.B. Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği ve Yönetim Kurulu sanatsal karar ve yetkilerinin belediye bürokratlarına devri esas kılınmaktadır. Buna göre yıllık repertuarı belirlemek için oluşturulan bir  “Edebi Kurul” ile Genel Sanat Yönetmeni’nin oyun seçimleri konusundaki iradesi sembolik bir unsura indirgenmektedir.

Bu darbe yönetmeliğiyle tarihi boyunca görev ve yetkileri idari olan  “İ.B.B. Şehir Tiyatroları Müdürlük Makamı” artık yeni görevi gereği “içerik” ile de ilgilenecek ve tüm sanatsal çalışmalardan sorumlu tutularak “toplumun etik değerlerine özen gösterilmesi” ni gözetecektir.

Yeni yönetmelikle Yönetim Kurulu’na Genel Sanat Yönetmeni değil, “Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı’nın bağlı olduğu Genel Sekreter Yardımcısı..” başkanlık edecektir. Genel Sanat Yönetmeni müdürlük makamının da altında bir kuklaya dönüştürülüp, kurulda seçilmiş sanatçıların yerine belediye memurları oturtulacaktır.

Bu yönetmelik, Şehir Tiyatrosu’nun tüm iradesi elinden alınarak belediyelere ait herhangi bir şube müdürlüğü olma yolunda ilan edilen idam fermanıdır. Özgür vicdanlarda kabulü mümkün değildir. Unutulmamalıdır ki Şehir Tiyatrosu sadece oy veren seçmenlerin değil, vergi ödeyen vatandaşların, izleyicilerin malıdır.

Karartılmak istenen sahnelerle ülkemizin ufkunun da karartılmak istendiğinin farkında olan bizler, özgür ve bağımsız bir sanat ortamında Şehir Tiyatrosu’nun 98 yıllık kültür birikiminin gelecek kuşaklara devredilebilmesi için sağduyu sahibi tüm vatandaşlarımızı, seyircilerimizi, ülkemizin tüm aydın ve sanatçılarını bizlerle birlik olmaya, seslerini sesimize katmaya çağırıyoruz.

(Kaynak: Mimesis)