23 Ekim 2011 Pazar

Kendisi hakkında iğrenç ve korkunç bir LİNÇ KAMPANYASI düzenleyen Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'ni milimetrik olarak inceleyen Hilmi Bulunmaz, yazdı!

Hilmi Bulunmaz
24 Ekim 2011


Türkiye Cumhuriyeti'nde ters giden o denli çok şey var ki, bu durum karşısında; "deveye 'boynun eğri' demişler, 'nerem doğru ki' demiş" lâfı bile sınıfta kalır. Ben, deve ile T.C. arasında şöyle bir denklem kurabiliyorum: "T.C.'ye 'tiyatron eğri' demişler, 'nerem doğru ki' demiş"...

Türkiye Cumhuriyeti'nde ters giden tiyatronun kılavuzu LİNÇÇİ dergiler olunca, örnekse "garibim" Yeni Tiyatro Dergisi dışındaki tüm tiyatro dergileri LİNÇÇİ olmayı yeğleyince, daha yerinde bir deyişle, bu dergilerin varlığı bir LİNÇ KAMPANYASI çocuğu doğurunca, bu ülkede tiyatro yapmanın da hiçbir anlamı kalmamasına karşın, biz, yine de tiyatro yapma mücadelesine devam ediyoruz hâlâ.

Türkiye Cumhuriyeti'nde ters giden ideolojilerin uzantısı olan tiyatro dergileri ve bunları besleyen tiyatral etkinlikler, kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için varlık gösteren Kemalizm anlayışının birer yansımalarıdır. Siz bakmayın; birilerinin Atatürkçü, diğerlerinin Atakürtçü kostümler giyerek sahneye çıkmalarına. İşçi sınıfının iktidar özlemini öteleyen bir mantıkla tiyatro yapan her kişi, her kuruluş, her kurum, tabii ki, LİNÇÇİ olmak zorundadır. Çünkü, işçi sınıfının iktidar özlemine göre tiyatral rota belirleyen, bu rota doğrultusunda mücadele veren Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz ve onun kuruluşları var oldukça, kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için Atatürkçülük yada Atakürtçülük yapanlar, yani "kapitalist ortak vatan" kurup, "burjuva demokratik cumhuriyeti" düşleyecek olanlar, bu durumdan rahatsız olacaklardı ve oldular da...

Türkiye Cumhuriyeti'nde ters giden birçok şeyin yanı sıra, bu ülkede tiyatro pratisyenleri yetişmediği gibi, tiyatro teorisyenleri de yetişmiyor. Ya sadece kendi çıkarları sarsıldığı zaman yada kapitalizmin ilelebet muhafaza ve müdafaa edilmesi için yola çıkanların çıkarları bozulduğu zaman eline kalem alan ve adlarının önlerinde prof., doç., dr... yazan düzenbazların teori diye yutturdukları naneleri, Kültür Bakanlığı çanağı yalayan pratisyenlerin içerisine boca ederek, biz, elimizin tersiyle itmeyi alışkanlık hâline getirmiş bulunuyoruz.

Türkiye Cumhuriyeti'nde ters giden tiyatral durumları algılamak için, "anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al" sözüne kulak asmak gerekir. Biz, LİNÇÇİ ve iftira Prof. Dr. Özdemir Nutku'ya bakarak tiyatral kuramların pespayeliğini algıladığımız gibi, LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'ne bakarak da, tiyatro eylemliliğinin çürümüşlüğünü hemen anlayabiliyoruz. Henüz iki tümcelik bir haberi bile yazmaktan yoksun olan LİNÇÇİ Tiyatro... Tiyatro... Dergisi'nin çürümüşlüğünü, küflenmişliğini, ceset hâline gelip, kokmasın diye mumyalandığını duyumsayabilmek için, şu linkleri tıklamanız bile başlı başına yeterli olacaktır:

Büktel'le Bulunmaz'ın sanatsal ifade olanağını imhâ etmek için başlatılan LİNÇ KAMPANYASI ana sponsoru Tiyatro... Tiyatro... Dergisi hiç samimi değil!

İki tümcelik bir haberi bile doğru dürüst yazamayan Tiyatro... Tiyatro... Dergisi bir de utanıp sıkılmadan LİNÇ KAMPANYASI düzenlemeye cesaret ediyor!