Türkiye halklarının, emekçi kitlenin, işçi sınıfının verdiği vergilerle beslenen Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı, bana, halkıma, tüyü bitmemiş yetime sormadan, benden, halkımdan, tüyü bitmemiş yetimden izin almadan, kapitalizmi ilelebet muhafaza ve müdafaa etmek için kurulmuş bulunan özel tiyatrolara Kültür Bakanlığı çanağı yalatıyor.
Benim, halkımın, tüyü bitmemiş yetimin verdiği vergileri, bizden izin almadan Kültür Bakanlığı çanağına boca edip, özel kapitalist tiyatrolara peşkeş çeken Kültür Bakanlığı'nın "özel harekat aydınları" Özgür Özaslan, Nihat Gül, Ömer Bozoğlu, Lemi Bilgin, Refik Erduran, Turgay Nar ve Raşit Çelikezer, her türlü eleştirel ilgiyi hak ediyorlar.
Ancak...
Yukarıda adlarını saydığımız "özel harekat aydınları" eline kalem almaya üşendiklerinden, biz de, ister istemez, eline kalem almaya üşenmeyen Kültür Bakanlığı çanağı yalatıcısı Refik Erduran'ı gündemimize almayı sürdürüyoruz. Refik Erduran'ın ne kadar düzeysiz bir yazar olduğunu anlamak için, lütfen, aşağıdaki zırvalamayı okuyunuz!
Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz
***
ESKİ EŞİNİN KIZIYLA EVLENİNCE BÜYÜK TEPKİLER ALAN SABAH YAZARI REFİK ERDURAN'DAN HALİS TOPRAK DEĞERLENDİRMESİ: BU İŞ BURAM BURAM PARA KOKUYOR
İşte kendinden eski eşinin kendinden 35 yaş küçük kızıyla evlendiğinide tepkilere neden olan Sabah yazarı Refik Erduran'ın Halis Toprak yorumu...
Halis Toprak'ın 17 yaşındaki bir kızla evlenmesini, yıllar önce yaptığı evlilik nedeniyle büyük tepki gören yazarımız Refik Erduran'la konuştuk
Halis Toprak'ın 17 yaşındaki bir kızla evlenmesi günlerdir gündemi meşgul ediyor. Türkiye'nin tartıştığı bu sosyolojik olayı, yıllar önce yaptığı sıradışı evlilik nedeniyle çok tartışılan SABAH yazarı Refik Erduran'a sorduk. Refik Erduran yıllar önce eşinden boşandıktan sonra, boşandığı eşinin kızıyla evlenmişti. O dönem tartışmalar o kadar büyüdü ki, bir avukat evliliğin iptali için başvurdu ve evlilik iptal edildi. Şu anda Erduran'ın iptal edilen ama temyiz hakkı saklı duran bir evliliği, eski eşinin kızından üç çocuğu var. Erduran'ın Halis Toprak olayına yaklaşımı çarpıcı...
- 71 yaşındaki Halis Toprak'ın, 17 yaşındaki bir kızla evlenmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Fiziki olarak da, manevi olarak da itici. Çünkü cinsellikle paranın birbirine dolaştığı her durum iticidir, nahoştur. Burada da buram buram para kokuyor. Bütün patırtının gürültünün arkasında para paylaşımı var. Zaten olayın kendisi de, fiziki olarak da hoş değil, bir de o para kokusu karıştığı zaman hoşa gitmeyen bir şey oluyor. Ama bizim toplumun kötü bir eğilimi de var, insanlar çok kolay savcı ve yargıç rolüne soyunuyorlar. Çok kolay yargılamaya başlıyorlar birilerini ve incelemeden çok kolay hüküm veriyorlar. Öyle bir durum da var burada. Halis Bey'i tanımam ama belli ki kendini dağıtmış bir adam. İşinin durumundan da belli, ailesiyle ilişkilerinden de belli. Sadece bu son olay değil, aile ve iş durumuna baktığınız, aile içi ilişkilerin durumuna baktığınız zaman, belli ki kördüğüm olmuş. Bu son durum da üstüne tüy dikmiş. Herkes Toprak Ailesi'nin üstünde yoğunlaşıyor ama asıl incelenmesi gereken kızın ailesi. Nasıl bir ailedir? Kızın kendisini bulan, konuşan, inceleyen kimse yok. 17 yaşında çok çocuk kalmış kız var, 40 yaşına gelmiş hâlâ çocuk kalmış kadınlar da var. Ama tersi de var, daha 17 yaşına gelmeden çok anasının gözü olmuş erkekler de, kızlar da var.
- Bu yaş farkı, eşit maddi koşullar olsa yadırganmaz mı?
- Tabii o zaman bu para kokusu olaya bu kadar sinmiş olmazdı, bu derece haber değeri olmazdı. Bu derece haber değeri haline getiren para mevzu...
- Bence tam tersi, bu durumu haber yapan en önemli şey, iki insan arasındaki yaş farkı. Çok fazla değil mi sizce aradaki yaş farkı?
- Bu olayı çarpıcı kılıyor. Ama Anadolu'nun birçok yerinde daha haberimiz olmayan neler oluyor. Kız 17 değil de 13 yaşında olsa, adam da 71 değil de 58 olsa yine aynı durum olacak. Sayılara o kadar bağlı kalmak yanıltıcı yapabiliyor işi. Toplumsal açıdan, kadınlar kızlar kendi akıbetlerine ne kadar hâkim durumdalar, bunu incelemek gerekir. Bu kız, yaşlı bir adama değil de, hiç sevmediği, istemediği makûl yaşta bir adama ailenin çıkarı için verilse, bu kabul edilebilir bir durum mu? Değil. Ama bizim toplumumuz kafayı sekse taktığı için tüm ağırlığı oraya veriyor; 'Yaş farkı ne olacak?', yan yana görüntüleri, o kızın adamla gerdeğe girmesi falan. Bizim toplumumuz bu konularda inanılmaz derecede cahil, geri kalmış ve aydınlanmamış, kendi kalesine gol atan aptal durumunda.
- Anlayamadım, açar mısınız?
- Topluma erkekler hâkim, erkeklerin tavrı işi zorlaştırıyor, arabesk hale getiriyor. Toplumdaki erkeklerin yüzde 90'ı kendi dişisini başka erkeklerden korumakla görevli sayıyor kendini. Herkes kendi dişisini korursa öteki erkekler dişiyi nereden bulacak? Bir çeşit mücadele halini alıyor, herkes birbirine gol atmaya çalışıyor. Oğlan, yetişirken 'Ben kendi kız kardeşime baktırmam, bakanla dövüşürüm, kız kardeşimi de döverim,' tavrında ama başkasının kız kardeşine musallat. Bu bir çıkmaz. Hiç böyle şeyler söz konusu olmasa, yaş farkı olmasa, zengin erkek, fakir kız hikâyesine girmesek bile o kadar çok dram yaşanıyor ki Türkiye'de bu alandaki cehaletten ötürü. Sırf bu olay değil, Türkiye'de toplumun kadın erkek ilişkilerindeki bilgisizliği, geri kalmışlığı, saplantılara takılı olması.
- Halis Toprak'ın kızlarının dava açmasını haklı buluyor musunuz?
- Hayır, paragözlülüğü haklı bulamam. Ben olsam bu durumda babama küserim. Zihinsel durumu sorunluysa, ciddiye alınacak bir durumda değilse, ne yaptığını bilmez duruma gelmişse, insan babasına şefkatle yaklaşır, dava açmaz. Eğer kendini bilir vaziyetteyse, o zaman insan babasıyla ilişkisini keser, dava açmaz.
40 YAŞINDA BİR KADIN OLSAM...
- Bir kadın kendinden yaşça çok küçük biriyle olmaya kalksa tepkiler daha büyük oluyor, neden?
- Ben bir kadının yerine koyuyorum kendimi. Pekâlâ 40 yaşında bir kadınken, 18 yaşında bir oğlandan hoşlanabilirim. Asıl seks, beyinle beyin arasında, gözle göz arasında olur. Anlayışlı, zeki, davetkâr bir kadın bakışı, Hadise gibi bir dansözün poposunu kıvırmasından daha zevk vericidir insana. Olgun kadının genç erkeğe bakışı daha çok tepki alır. Çünkü insanların egosunu zedeliyor. Kadınların 'Yaşlı erkek genç kız alıyor,' olayına tepkisi, kıza acımaktan çok, sinirlerine dokunması meselesi. Bir kadının genç erkekle ilgilenmesi de erkek egosunun zedelenmesidir.
Eski eşim beni bıraktı, kızı benimle evlendi
- Yani siz şu anki eşinizin annesine baştan sadık olamayacağınız konusunda dürüst davrandınız, anlayışla karşılandınız ama evlenince iş değişti mi?
- Evet tüm kadınlara böyle davranıyorum. Ben bunu kadınlar ikiyüzlü davranıyor diye yakınarak söylemiyorum, onların da öyle davranması doğal. Üremektir tüm bu eşlerin amacı. Bunu erkek mümkün mertebe fazla dölleme yaparak, spermini dağıtarak gerçekleştirir. Kadınların çok daha az sayıda yumurtası vardır, onun istediği şey en uygun erkek tarafından o yumurtayı dölletmektir.
- Erkeğin kadına oranla daha çeşitli ve bol sekse mi ihtiyacı mı var diyorsunuz?
- Öyle programlanmış erkek beyni. Mümkün mertebe fazla dişiye, mümkün mertebe fazla spermini salmak. Kadının beynine programlanmış olan, ilişkiyi sürekli kılmak, sadakati sağlamak
- Peki eşinizin annesi sizi böyle bir gerekçeyle terk ettiyse, eşiniz nasıl sizinle olmak istedi?
- Eşimin annesi Tülay, zamanla benim kocalığımdan ümit kesti, dost kalmak üzere o beni bıraktı. Ben yalnız kaldığım zaman onun kızı, zaten insan olarak beni beğenirdi, ben de onu çok beğenirdim, dünyada tanıdığım en temiz, hilesiz, çıkarcılıkla ilgisi olmayan bir insandır. Aramızda bir yakınlaşma oldu. Yani durumum 'Bu adam kadını bıraktı da kızını aldı,' durumu değildi. Bir kadın bu adamı bıraktı, kızı adamı aldı gibiydi daha çok. Halis Toprak olayıyla uzaktan yakından benzerliği olmayan bir durum. Bizim durumumuz toplumumuzun ihtiyaç duyduğu uygar davranışa örnektir. Anne kız birbirlerinin aralarında devam eden sevgi, saygı güven bağı. Benim her ikisiyle devam eden bağım, iyi bir üçgendir.
- Sadakatle ilgili sorununuzu çözdünüz mü?
- İnsan tam anlamıyla birbirini tamamlayınca kendini frenleyebiliyor.
- İlişkinin başında sevgi, aşk ve bağlılık gibi duygular insanın gözünün başka bir şey görmemesine neden olur ama yıllar geçince ve yaş farkı da olunca seks hayatı nasıl korunuyor?
- Öyle bir ihtiyaç var ve giderilemiyorsa bu bir sorun olur. Eşimin hiçbir mutsuzluğu yok. Problem olmayan yerde problem görmenin anlamı yoktur.
Benim durumumla Toprak'ınki farklı
- Sizinle bu konuyu konuşmamızın nedeni, sizin de bir dönem şu an evli olduğunuz, sizden 39 yaş küçük eşinizle ilgili çok tepki toplamış olmanız. Bu durum da gündemi bayağı meşgul etmişti.
- Eşimle yaş farkım 39 değil, 35. Bizim yaş farkımız hiç problem yaratmadı tam tersine topluma örnek olacak, olgunluk ve uygarlık örneğidir. Bir kere buradaki kritik nokta, kızın bilinç düzeyi. Benim şimdiki eşim benimle evlendiğinde 17 yaşında değildi, 30'unu geçmişti. Boğaziçi Üniversitesi'nden onur listesinden mezun, ne yaptığını bilen, son derece bilinçli bir aydındı. Onunla, ailesi tarafından satılan bir kız arasında paralellik kurmak çok yanıltıcı olur. Halis Toprak doğal bir eğilimle, genç kız alma meraklısı bir insan. Ben de kendimi hiç o durumda görmüyorum. Benim olayımda patırtı kopartan şey, annesiyle daha önce evli olmamdı. Birtakım kişiler bir hanımı boşamış, kızını almış gibi yansıttılar. Oysa olay tam tersi, şimdiki eşimin annesi olan Tülay'la çok uygar bir ilişkimiz var. O şunu fark etti; biz evliyken, ben kocalık zanaatını beceremiyorum..
- Kocalık zanaatından kastınız?
- Her şeyden önce sadık kalamıyordum. Bu konuda dürüst de davranmıştım. Genelde öyle olur, bir kadınla tanışınca evliliğe uygun olmadığınızı, erkek sadakatine inanmadığınızı belli etseniz, dürüst olduğunuz için önce takdir edilirsiniz. Ama evlilik başladığında, anlaşma geçerli olmuyor ve tepkiler başlıyor.
SONAT BAHAR / www.sabah.com.tr
(Kaynak: medyatava.com)
