11 Ağustos 2011 Perşembe

LİNÇÇİ tiyatrodunyasi.com yalan haber yapıyor! Yada LİNÇÇİ Prof. Dr. Özdemir Nutku'nun, Bulunmaz'ı şikâyet etmesi savcıların ipinde değil!...


Oyun'un notu: LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'un sahibi olduğu LİNÇÇİ tiyatrodunyasi.com sitesinden alıp olduğu gibi yayınladığımız aşağıdaki haberle ilgili olarak bir açıklama yapan Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz, işlerinin yoğunluğu ve hukuksal mücadelesi sonucu oluşan yorgunluğu nedeniyle, henüz LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'a noter onaylı ihtarname gönderemediği, LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'u savcılığa şikâyet edemediği ve LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'u mahkemeye veremediği için, son derecede üzgün olduğuni dile getirdi. Sosyalist Sanatçı Hilmi Bulunmaz, kendisi hakkında alçakça yalan haber yayınladığını saptarsa, LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'a noter onaylı ihtarname göndermeyi, LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'u savcılığa şikâyet etmeyi ve LİNÇÇİ İsmail Can Törtop'u mahkemeye vermeyi düşündüğünü belirtti.

***

Hilmi Bulunmaz'a Davalar Açılmaya Başladı, Sırada Coşkun Büktel var! (11/2/2010)

Tiyatro Dergisi tarafından iletilen haberi aynen aşağıda yayınlıyoruz...

Hilmi Bulunmaz’a Davalar Açılmaya Başladı, Coşkun Büktel (Adresini gizlediği için) Sırada…

Asıl mesleği uluslararası piyasada elmas kalemleri ve altın ticareti olan, yabancı şirket ortaklıkları bulunan, Türkiye genelinde şubeleri olan Bulunmaz Kuyumculuk’un sahibi Hilmi Bulunmaz, ücretsiz yayın yapılan blogspot’lardan birinde hemen hemen tüm tiyatro camiasına hakaretler yağdırmaktaydı, demokratik haklarını kullanan tiyatro insanları Bulunmaz’ı ve yakın arkadaşı Dizi yazarı Coşkun Büktel’i “küfürsüz” yayıncılığa davet eden bir imza kampanyası düzenlemelerinden sonra; adı geçen ikili hakaretlerinin dozlarını artırmış, biri dizilere senaryo yazarken (Coşkun Büktel) diğeri dizilerde oynayan oyunculara hakaretlerini sürdürmeye devam etmiştir (Hilmi Bulunmaz). Biri Devlet Tiyatroları’nda oyununu, çevirisini sahneletmek için uğraşırken (Coşkun Büktel), diğeri Devlet Tiyatroları’na olmadık hakaretler yağdırmakta (Hilmi Bulunmaz).

Tartışma adabını “hakaret” ve “küfür” olarak algılayan bu iki insana karşı ellerinde başka hiçbir savunma mekanizması kalmayan insanlar “hakaretleri” yargıya taşımaya başladı.

Önce, Ömer Faruk Kurhan, OYÇED Genel Sekreteri Burhan Gün ve ardından Tiyatro… Tiyatro… Dergisi Yayın Yönetmeni Mustafa Demirkanlı, Uludağ Üniversitesi Sahne Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurhan Tekerek, Tiyatro… Tiyatro… Dergisi İmtiyaz Sahibi Gülhan Avşar ve Prof. Dr. Özdemir Nutku art arda Cumhuriyet Savcıları’na suç duyurusunda bulundu. Oyun Atölyesi kurum olarak, Haluk Bilginer ve Kemal Aydoğan kişisel olarak noterden ihtarname göndererek, kişilik haklarına tecavüzden vazgeçmelerini ihtar etmelerine rağmen Bulunmaz’ın umursamayarak hakaretlerini sürdürmeye devam ettiği görülmekte. Adresi belli olmayan, istendiğinde de vermeyen Coşkun Büktel’in adresinin tespiti için ise yasal olarak adresinin tespit edilmesi taleplerinde bulunulmuştur.

Özel Tiyatrolara Devlet Desteği’nden kendisi de başvurmuş ve iki yıl üst üste bu destekten yararlanmış olmasına rağmen, bu destekten yararlanan tiyatroları “kabından mama yiyen köpek” fotografı altında, “Çanak yalayıcılar” olarak hakaretler yağdıran (Hilmi Bulunmaz) ve birbirlerini her fırsatta öne çıkartıp, destekleyen ikili, zaman zaman birbirleri hakkında hakaretamiz sıfatlar (“gayri insani”, “aşil topuğum olma, dedim”) kullanmalarına rağmen, bunları önemsemezler birbirlerine sitelerinden ya da blogspot’larından övgüler yağdırırlarken tiyatro insanlarına hakaretlerine devam etmektedirler, son olarak çevirisini sahneleyen İstanbul Devlet Tiyatroları Sanat Yönetmeni Şakir Gürzumar’ı hedef alan ikili, İDT’nin reklam panoları üzerinden vurmayı denemektedirler, birlikte hareket eden ikiliden biri (Bulunmaz) Büktel tarafından yazdırılmakta, diğeri (Büktel) alıntı yaparak sitesinde yayınlamakta…

Buldukları her ortamda hakaret, iftira ve karalamalardan da geri durmazlar (Örneğin Büktel’in facebook gibi paylaşım sitelerinde tartıştığı ve hoşuna gitmeyen her insanı “Demirkanlı” diye iftira atmaktan sakınmadığı gibi, -oysa Büktel sitesinde “kanıtsız” suçlamadığını ifade etse bile- hiçbir zaman kanıtlama gereği duymadan iftira atmaktan sakınmamaktadır.

Kendilerine hakaret edildiğini, kişilik haklarının rencide edildiğini düşünen daha onlarca tiyatro insanının yasal haklarını kullanmak üzere harekete geçtiği bilinmekte, bu pervasız ikiliye karşı yargı yolundan başka bir yol olmadığı anlaşılmakta olduğundan, tiyatro insanları haklarını ancak ve ancak yargı yoluyla savunabileceğini ifade etmekte.

Ceza davalarının ardından hukuk davalarının da açılacağı ifade edilmekte.

Kaynak: Tiyatro Dergisi

(Kaynak: tiyatrodunyasi.com)