26 Nisan 2011 Salı

Şafak Karali Skandalı'nın peşini asla, kesinlikle bırakmayacağız!

Ve O Tiyatrocu Konuştu!..


Gaziantepli Zeynep Pusüç tarafından Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde, 3 gün önce tabanca ile ayaklarından vurulan ve halen hastanede tedavi gören tiyatro sanatçısı Şafak Karali ilk kez konuştu.

Mahkeme tarafından Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilen Zeynep Pusüç'ten 'eski öğrencisi ve psikilojik yardım alması gereken biri' olduğu gerekçesiyle şikayetçi olmadığını söyleyen Karali, ancak yeni öğrendiği suçlamaları nedeniyle kendisinden şikayetçi olacağını bildirdi.

İzmit'in Yahya Kaptan semtindeki Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nin kafeteryasında tiyatrocu arkadaşlarıyla birlikte sohbet ettiği sırada yanlarına gelen Gaziantepli Zeynep Pusüç'ün tabanca ile ayaklarına ateş etmesi sonucu dizine isabet eden kurşunlarla yaralanan Şafak Karali, hastanede ilk kez açıklama yaptı. Yaşananlar karşısında şaşkın ve çok kırgın olduğunu belirten Karaali, avukatları aracılığıyla da ilk anda şikayetçi olmadığı Zeynep Pusüç'ten şikayetçi olacağını söyledi.

'O DÖNEM SAPLANTILARI VARDI'

Hasta yatağında güçlükle konuşan Şafak Karali, Zeynep Pusüç'ün 10- 12 yıl önce Gölcük Değirmendere'deki sanatevindeyken öğrencisi olduğunu kaydederek, o dönemlerde saplantıları olduğunu, o zamanki arkadaşları ile kendisinin ona telkinde bulunduğunu, profesyonel yardım alması gerektiğini belirterek yol göstermeye çalıştığını söyledi. Karaali şöyle konuştu:

"Normalde açıklama yapmak istemiyordum. Öğrencilerim bir bildiri hazırlıyorlar. Avukatlarım aracılığıyla neyin ne olduğunu görüp, bir yol haritası çıkartıp harekete geçeceğiz. Yalnız hayal kırıklığına uğradığım inanılmaz bir karalama kampanyası var, veya yanlış bilgilendirme var. Böylesi bir öğrencim benim olmadı. Böylesi bir kurguya sahip, bu kadar manik depresif, şizofren mi, artık kavramım yetmiyor. Çok büyük takıntıları var. Bu takıntıların içersinden çıkamamış. 10 sene sonra bu aşamaya getiriyor olması ve beni vurduktan sonra 6 sayfalık bildirgeyi orada hazır bekleyen insanlara vermesi ilginç. Bir ölüm makinesi halinde. Zaten 11 yıl önceki gözlerini gördüm ben onun. 'Ben davacı değilim' dedim. Halen insani ve öğretmen şapkam var, sorumluluk şapkam var."

'KÖTÜLÜK, İYİLİĞİN OLMADIĞI YERDEDİR'

Cezaevlerinde bile tiyatro üzerine eğitimler verdiğini, öğrencileri arasında mahkumlar, dekanlar, doktor ve öğretim gödrevlilerinin de bulunduğunu anlatan Karali şöyle devam etti:

"Ben yönlendirmeye çalıştım. Birinci ve ikinci kitabımın da temeli budur. Kötülük iyiliğin olmadığı yerdedir. Ben hep iyinin olduğu yerde olmaya çalıştım. Onun için en çok kötülerin olduğu yer cezaevlerinde 2 yılım geçti. Bu yöntemle dünya kadar oyuncum oldu ama bu arkadaşta başarılı olamadım. Yapacak birşey yok. Ama şikayetçi olacağım."

(Kaynak: Gaziantephaberler.com)