3 Şubat 2011 Perşembe

Zaman Gazetesi'nde ilginç bir tartışma!...

Bir çeviriyazı perişanlığı: 'Elem Çiçekleri'


Hilmi Yavuz
h.yavuz@zaman.com.tr
2 Şubat 2011


Alişanzade İsmail Hakkı Bey'in, 1927 yılında eski harflerle yaptığı Baudelaire'in 'Elem Çiçekleri' çevirisi, Erzurum Atatürk Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı öğretim üyesi Prof. Dr. Ali İhsan Kolcu tarafından, 2005 yılında yeni harflere aktarılarak yayımlandı.

Hemen belirtmeliyim ki, vahim okuma yanlışlarıyla perişan edilmiş bir Alişanzade metni! Ali İhsan Kolcu'nun 'Elem Çiçekleri'ni okurken, bir edebiyat profesörünün, basit düzeyde Osmanlıca bilenler tarafından bile irtikâp edilmesi mümkün olmayan okuma yanlışlarını, hayretle izliyorsunuz.

Üşenmedim, oturdum ve tam dört yılın yaz ayları boyunca Kolcu'nun 'Elem Çiçekleri'ndeki 166 şiiri, hem Alişanzade'nin Osmanlıca metniyle hem de Baudelaire'in 'Les Fleurs du Mal'i ile tek tek karşılaştırdım. Sonucun bazı örneklerini aktarmak istiyorum:

Benediction [Takdis] şiirinde 'hâlıka' (yaratıcıya) kelimesi, 'halka' diye, 'meleğin' kelimesi 'mesleğin' diye, 'günlükle' kelimesi 'gönlünle' diye; 'Spleen et Ideal'in V. şiirinde 'heykellerini' kelimesi 'hikayelerini' diye, 'aşklı sema' kelimesi 'eşkâl-i sema' diye, 'ısırmaları' kelimesi 'sırmaları' diye; 'Le Mauvais Moine' [Fena Rahip] şiirinde 'İsa'nın tohumları' 'İsyanın tahammülleri' diye; 'La Vie Antérieure' şiirinde 'künhüne' kelimesi, 'günahına' diye; 'Don Juan Aux Enfers' [Don Juan Cehennemde] şiirinde 'kol' kelimesi 'kavl' diye; 'La Chevelure' [Saçlar] şiirinde 'kuvvetli' kelimesi 'kıymetli' diye; 'matara' kelimesi 'mutarra' diye; 26.no.lu şiirde 'bir dehaet' terkibi 'bir daha et' diye; 'Sed Non Satiata' şiirinde 'sâhire' kelimesi 'sahra' diye; 'Le Serpent Qui Danse' şiirinde 'yelkenleri' kelimesi 'yılanları' diye; 'Le Vampire' şiirinde 'muin' kelimesi 'muayyen' diye; 'Le Lethé' [Nisyan] şiirinde 'güzeli' kelimesi 'gözlü' diye, 'baldıran' kelimesi 'bulduran' diye; 'Remords Posthume' [Öldükten Sonra Azab-ı Vicdanî] şiirinde 'hal' kelimesi 'hadd' diye, 'matrud' kelimesi 'muttarid' diye; 'Duellum' [Düello] şiirinde 'garezle' kelimesi 'arzla' diye; 'Le Portrait' [Tasvir] şiirinde 'katili' kelimesi 'katlı' diye; 'Tout Entiere' [Hep Birden] şiirinde 'havassımın' kelimesi 'hevesimin' diye; 44.no.lu şiirde 'lütûf' kelimesi 'latif' diye; 'Confession' [İtiraf] şiirinde 've tannan âletten' terkibi 'vatanın altında' diye; 'Ciel Bouillé' [Bulanık Gök] şiirinde 'gönülleri' kelimesi 'günleri' diye; 'Le Chat' [Kedi] şiirinde 'kürkünden' kelimesi 'görünenden' diye; 'Le Beau Navire' [Güzel Gemi] şiirinde 'sahire' kelimesi 'sahra' diye, 'tavır' kelimesi 'tur' diye; 'A Une Madone' [Bir Meryem Timsaline] şiirinde 'topukların' kelimesi 'toprakların' diye, 'kalıp' kelimesi 'kalp' diye; 'Les Chats' [Kediler] şiirinde 'ilmin' kelimesi 'alemin' diye, 'belleri' kelimesi 'billurî' diye; 'Une Gravure Fantastique' [Mevhum bir Resm-i Mahkûk] şiirinde 'hanedan' kelimesi 'handan' diye, 'şuaatı' kelimesi 'saati' diye; 'Spleen' [Melâl] şiirinde 'yakındaki' kelimesi 'yıkandığı' diye, 'Spleen' [Melâl] şiirinde 'modalar' kelimesi 'mevtalar' diye, 'umkunda' kelimesi 'amakında' diye...

Ali İhsan Kolcu, 'Horreur Sympatique' [Sevimli Dehşet] şiirinde, Latin şairi Ovidius'u, 'Üveyd' diye çeviriyor. [Acaba Araplar Ovidius'a 'Üveyd' mi diyorlardı!!!]. 'A Une Passante' [Geçen Bir Kadına] şiirinde 'ebediyette' kelimesini 'edebiyatta' diye, 'teshir' kelimesini 'tesir' diye; 'Le Squelette Laboureur' [Toprak Belleyen İskelet] şiirinde 'ayağımızın' kelimesi 'ağzımızın' diye; 'Le Crépuscule Du Soir' [Akşamın Alacakaranlığı] şiirinde 'câninin' kelimesi, 'canının' diye, 'söylemeksizin' kelimesi 'sevilmeksizin' diye; 'Danse Macabre' şiirinde 'kalıbın' kelimesi 'kalbin' diye, 'kavîleri' kelimesi 'kuyuları' diye, 'raksının' kelimesi 'rakkasenin' diye; 'L'Amour Du Mensonge' [Yalan İbtilâsı] şiirinde 'gözlerini' kelimesi 'güzellerini' diye, 'kule' kelimesi 'kola' diye; 102. no.lu şiirde 'evimizi' kelimesi 'omzu' diye, 'örtüsüne' kelimesi 'ortasına' diye, 'oyduğu' kelimesi, 'uyuduğu' diye; 'Reve Parisien [Paris Rüyası] şiirinde 'akislerine' kelimesi 'askerlerine' diye...

[Bitmedi, daha yarısına geldik. Devamı haftaya!]

(Kaynak: Zaman)


***


Hilmi Yavuz'a zorunlu bir cevap


Ali İhsan Kolcu
3 Şubat 2011


Dünkü Zaman gazetesinin Kültür-Sanat sayfasında Sayın Hilmi Yavuz benim 2005'te eski yazıdan çevirip yayımladığım Elem Çiçekleri kitabı üzerine okuma yanlışlarını listeleyen bir yazı yayımladı.

Alişanzade İsmail Hakkı'nın Baudelaire'den çevirip 1927'de eski harflerle yayımladığı kitap, tarafımdan yeni yazıya aktarılmıştır. Fakat basım aşamasında kitabın başına bir talihsizlik geldi. Benim düzelttiğim nihai metin değil ham metin baskıya girdi. Böylece içinde birçok düzeltilmesi gereken yanlışlar olduğu gibi kaldı. Bunlar yayın dünyasında olmayan şeyler değil!

Bu durumdan ne kadar üzüldüğümü Sayın Hilmi Yavuz, Erzurum'a geldiğinde kendisiyle yaptığımız sohbette dile getirmiştim. Kitabın yeni baskısının hazır ve ilk baskının halen piyasada olduğunu belirterek belli bir süre geçtikten sonra yayımlanacağını belirtmiştim. Kaldı ki Sayın Hilmi Yavuz bu konu üzerinde Zaman gazetesindeki sütununda geçmişte iki ayrı yazı yazmıştır. Hal böyleyken yani kitabın başına gelen talihsizliği birinci ağızdan öğrenmişken Sayın Hilmi Yavuz tekrar aynı konuya dönerek nasıl bir kazanç elde etmek istemiştir bilemiyorum.

Sayın Hilmi Yavuz benim eski yazıyı bilip bilmediğimi öğrenmek için kendisine de hediye ettiğim doktora tezim Türkçe'de Batı Şiiri (1859-1901) Tanzimat ve Servet-i Fünûn Devirlerinde Batı Edebiyatından Yapılan Şiir Tercümeleri Üzerine Bir Araştırma adlı kitabımla eski yazılı dönemi kapsayan, Türk Şiirinde Yokluk Fikri ve Âkif Paşa'nın Adem Kasidesi, Alphonse de Lamartine, Alfred de Musset, Tercüme Şiirler Antolojisi gibi kitaplarımla makalelerime bakabilir. Şimdiye dek 48 kitap yayımladım. İki kitabım da baskıdadır. Elli kitap yazmış bir akademisyen olarak Sayın Yavuz'un kimi yazılarından yararlandım. O da kimi yazı ve konuşmalarında benim eserlerimden alıntılar yaptı, yazılarımın ruhundan faydalandı, televizyon programlarında göndermelerde bulundu. Sayın Yavuz'a Elem Çiçekleri'nin beklediği yeni baskısını yakında sunacağım.

Son dönemde Türk şiirinin ustalarının poetikalarını inceleyen 20 kitap yayımladım. Beklerdim ki Hilmi Yavuz bu kitaplarım üzerinde bir şeyler yazsın da kamuoyu yeni şeyler öğrensin. Polemiklere ayıracak vaktim yok!

(Kaynak: Zaman)