İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA
ŞİKÂYET EDEN: MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI
(TC NO: 37210675438)
ADRES: Gülbağ Mah. Şahinler Sok. No: 42 D: 10 Mecidiyeköy/İstanbul
VEKİLİ: Av. BURHAN GÜN
Kervangeçmez Cd. Hark Sk. No: 5 Kat 4-5 Mecidiyeköy / İstanbul
ŞİKÂYET EDİLEN: COŞKUN BÜKTEL
TELEFON: 0212 252 94 82
E-POSTA: buktel@yahoo.com
SUÇ: (İNTERNET ÜZERİNDEN ALENEN ZİNCİRLEME) HAKARET
SUÇ TARİHİ: 6 Ağustos 2010, 7 Ağustos 2010, 28 Ağustos 2010, 4 Eylül 2010, 5 Eylül 2010, 19 Eylül 2010 ve devamı ve öncesi...
AÇIKLAMALAR
1. COŞKUN BÜKTEL adlı kişinin yöneticiliğini yaptığı ve sahibi olduğu kişisel web sitesi olan http://www.coskunbuktel.com/ adlı internet sitesinde belli aralıklarla ve tarihlerde müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI (yayın dünyasında, yazılarında ve sanat çevresinde MUSTAFA DEMİRKANLI olarak anılmaktadır) hakkında hakaret niteliğinde yazılar yayınlanmıştır ve yayınlanmaya devam etmektedir. En son ulaşabildiğimiz ve öğrenebildiğimiz 6, 7, 28 Ağustos 2010, 4, 5, 19 Eylül 2010 tarihlerinde yazılan ve hala sitede bulunan yazılardır. Bu yazılar yoluyla müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI'ya COŞKUN BÜKTEL tarafından İNTERNET üzerinden ALENEN ZİNCİRLEME ŞEKİLDE HAKARET edilmiştir, edilmeye devam edilmektedir.
2. Ekte delil olarak da sunulan ve hakaret niteliğindeki yayınlarla internet sitesinden yapılan ve örnek olarak sunulan bir alıntı hakaret suçunun zincirleme olarak yapıldığını açık göstergesidir ve şöyledir: Diğer yazılar sitenin içinde ve ekte delil olarak sunulan belgelerdedir.
6 AĞUSTOS 2010 CUMA
Kaynak link:
. http://www.coskunbuktel.com/linkdemirkanliyalanlari.htm
Siteden aynen alıntılayarak; (Alıntılar tırnak içinde, italik yazılmıştır. Hakaret niteliğindeki sözler kalın, sarı renkle belirginleştirilmiştir.)
GÜNCELLEME 3: 7 Ağustos 2010
Mustafa Demirkanlı, bizim yayınımızdan sonra, sitesinde bir yıldır yüzsüz ve imzasız olarak yayınladığı “Hiç Çıldırma Bre Büktel!” başlıklı yazıdaki orostopolca iftiraların altına iki gün önce kendi imzasını atmak, yazının (bir yıldır boş duran) yazar çerçevesinin içine kendi fotoğrafını koymak zorunda kalmıştı.
Ama her sıradan okurun bile kalleşçe, orostopolca yazılmış somut iftiralardan ibaret olduğunu kolayca görebileceği nitelikte olduğu için, bizim ibret verici bir belge olarak ana sayfamızda virgülüne dokunmadan yayınlamaktan çekinmediğimiz “Hiç Çıldırma Bre Büktel!” başlıklı yazının altındaki imzasını, sahtekâr Demirkanlı ancak 24 saat tutabildi. Dünkü güncelleme yazımızdan sonra sahtekâr Demirkanlı, tekrar zikzak yaparak, ...
Demirkanlı psikopata bağladığı için, bu güncellememizden sonra ne yapacağını kestirmemizin olanağı yok. ...
örneğin, "Mustafa Demirkanlı onurundan kalan son kırıntıları satıyor! Yok mu arttıran?" diye yeni bir "çığlık" ilanı koyabilir. Bir psikopatın ne yapacağını önceden tahmin etmek mümkün de değil, gerekli de değil. Merak eden okurlar sahtekâr psikopatın bundan sonra neler yapacağını haberimizin ilk bölümünde verdiğimiz linkten takip edebilirler.
Peki, biz bu yazıyı neden yazıyoruz? "Yüzsüz" iftiracıların imzasız yazılarına yer verdiği ve bu vahim sahtekârlığı sulandırmak gayretiyle olmadık taklalar attığı sırf bu haberimizdeki belgelerle bile apaçık kanıtlanabilen; bir yalan makinasından daha üretken bir yalancı ve iftiracı olduğu, "Demirkanlı Yalanları" başlıklı sayfamızda onlarca belgesiyle görülebilen; Türk tiyatrosunun yakasına (Hilmi Bulunmaz'ın çok isabetli ifadesiyle) "Kırım Kongo kenesi gibi yapışmış" bu sahtekâr linççiyi, reklam adı altında sadaka vererek, iktidar, neden 20 yıldır besliyor? 20 yıldır Türk tiyatrosunun kanını emip damarlarına sahtekârlık zehri zerkeden bu zavallı psikopata klinik yardım yerine, neden nakdi yardım yapılıyor?
... Yani tiyatral yayın yapanların genel linççi karakteri göz önüne alınıp onların merceğinden bakıldığında, aykırı görünen şey, "yalan makinasından daha seri yalan üreten bu sahtekâr psikopat" olmuyor; tam tersine, linççi yayıncıların merceğinden bakıldıkta, belgeli, kaynaklı, linkli, bilimsel yayın yapan dürüst insanlar (Coşkun Büktel, Hilmi Bulunmaz, Feridun Çetinkaya) "aykırı" görünüyor.
... Bir de kalkmış bizi küfürbaz olmakla suçluyor, linççi orospu çocukları!...
Sizin iftiracı, linççi, tehditçi ve iktidar destekli bir "örgütlü melanet" olmanız sorun değil, bizim belgeli iftiracılara, sahtekârlara "orospu çocuğu" dememiz sorun, öyle mi? Ulan sizin sıfat beğenmemeye ne hakkınız var, dangalak herifler?!... Geri zekâlı, psikopat vandallar!... Bize ancak Rahibe Teresa "küfürbaz" derse ciddiye alıp saygı duyarız. Siz kendinizi Teresa mı sanıyorsunuz, linççi teresler?!...
Evet, tiyatro dediğimiz mafyanın yuvası olmuş bu iğrenç bataklığın sivrisinekleri, halka, tiyatro sanatına ve "gerçek" sanatçılara zarar verdikleri halde; sayıca kalabalık oldukları için, iktidar temsilcileri tarafından (Ertuğrul Günay, Lemi Bilgin, Ayşenil Şamlıoğlu, Orhan Alkaya gibi "bürokratlar" tarafından) destekleniyor ve besleniyorlar. Beslenemeyenler de, boynunu kırıp beslenme fırsatının (veya sırasının) gelmesini bekliyor; bu arada, "kemiği" hak etmek için, bu eleştirileri yapabilecek vicdan ve cesarete sahip birkaç adama karşı linç ve iftirakampanyaları düzenliyor; kanıtsız, belgesiz, kaynaksız, linksiz ve çoğu zaman da imzasız, kalleş yazılarla, hakikat yanlısı bu birkaç istisnai insana karşı iftiralarla dolu yazılar yayınlıyor; ve en acısı, bu iftira yazılarını yayınlayan site sahibi psikopata, Ertuğrul Günay, Lemi Bilgin, Ayşenil Şamlıoğlu, Orhan Alkaya gibi "bürokratların" reklam adı altında sadaka vermesini sağlıyorlar.
Biz yayınlanan yazılardaki iftiraları ibret verici birer belge olarak teşhir edince ne oluyor? O iftiralardan korkmadığımızı gören sahtekâr psikopat, bu sefer, internete kendi elleriyle koyduğu o iftira yazılarını, silmeye, değiştirmeye, tahrif etmeye, (Feridun Çetinkaya'nın nefis yazısının, en az yazı kadar nefis başlığında dendiği gibi) Kış ortasında "Bahar Temizliği" yapmaya koyuluyor.
Keşke küfürbaz olsaydım da gerçekten küfredebilseydim (küfür neymiş gösterebilseydim) bu sahtekâr orospu çocuklarına... Bana karşı imzasız yazılarla belgelenmiş iftiralar yayan sahtekârlara orospu çocuğu derken, onlara torpil yapıyor, iltimas geçiyormuşum gibi bir duyguya kapılıyor kendimi kötü hissediyorum.Şikayet edilen COŞKUN BÜKTEL, kişisel sitesinde yayınladığı (ve yayını süren) "Demirkanlı Yalanları" bölümünde yukarıda alıntılanan yazıda açıkça müvekkilimin ismi kullanılarak defalarca hakaret, küfür ve aşağılama sözler sarf etmiştir. Bu ifadeler yazıda açıkça görüldüğü gibi : "sahteâr psikopat, psikopat, linççi, orospu çocukları, "yalan makinasından daha seri yalan üreten bu sahtekâr psikopat, sahtekar linççi, bir yalan makinasından daha üretken bir yalancı ve iftiracı, yüzsüz, sahtekar Demirkanlı, " şeklindeki nitelemeler ile hakaret niteliğinde doğrudan müvekkilim kast edilerek yazının içinde yazılan ve alt alta sıralandığında aşağıdaki gibi zincirleme şekilde ve onur kırıcı biçimde yazılan yazılardan oluşmaktadır. Yazıların içindeki ifadelerse şöyledir:
"... orostopolca iftiraların...
kalleşçe, orostopolca yazılmış somut iftiralardan...
Demirkanlı psikopata bağladığı için...
Mustafa Demirkanlı onurundan kalan son kırıntıları satıyor! Yok mu arttıran?"...
Bir psikopatın ne yapacağını önceden tahmin etmek mümkün de değil...
sahtekâr psikopatın bundan sonra neler yapacağını...
"Yüzsüz" iftiracıların imzasız yazılarına yer verdiği ve bu vahim sahtekârlığı sulandırmak gayretiyle bir yalan makinasından daha üretken bir yalancı ve iftiracı olduğu..."
Demirkanlı Yalanları" başlıklı sayfamızda "Kırım Kongo kenesi gibi yapışmış" bu sahtekâr linççiyi, reklam ada altında sadaka vererek, iktidar, neden 20 yıldır besliyor?...
20 yıldır Türk tiyatrosunun kanını emip damarlarına sahtekârlık zehri zerkeden bu zavallı psikopata klinik yardım yerine, neden nakdi yardım yapılıyor?...
"yalan makinasından daha seri yalan üreten bu sahtekâr psikopat olmuyor; tam tersine, linççi yayıncıların merceğinden bakıldıkta, Bir de kalkmış bizi küfürbaz olmakla suçluyor, linççi orospu çocukları!...
Sizin iftiracı, linççi, tehditçi ve iktidar destekli bir "örgütlü melanet" olmanız sorun değil, bizim belgeli iftiracılara, sahtekârlara "orospu çocuğu" dememiz sorun, öyle mi? Ulan sizin sıfat beğenmemeye ne hakkınız var, dangalak herifler?!...
Geri zekâlı, psikopat vandallar!...
Bize ancak Rahibe Teresa "küfürbaz" derse ciddiye alıp saygı duyarız. Siz kendinizi Teresa mı sanıyoruz, linççi teresler?!...
Evet, tiyatro dediğiniz mafyanın yuvası olmuş bu iğrenç bataklığın sivrisinekleri, bu iftira yazılarını yayınlayan site sahibi psikopata, Ertuğrul Günay, Lemi Bilgin, Ayşenil Şamlıoğlu, Orhan Alkaya gibi "bürokratların" reklam adı altında sadaka vermesini sahtekâr psikopat, bu sahtekâr orospu çocuklarına...
Bana karşı imzasız yazılarla belgelenmiş iftiralar yayan sahtekârlara orospu çocuğu derken..."
Müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI'ya COŞKUN BÜKTEL tarafından internet üzerinden açıkça ALENEN ve ZİNCİRLEME ŞEKİLDE HAKARET EDİLMİŞTİR, EDİLMEYE DEVAM ETMEKTEDİR.
3. Özetle COŞKUN BÜKTEL'in bu haksız ve hukuksuz söz ve eylemleri TCK 125: "HAKARET" suçunun kapsamındadır. Bu hakaretler nedeniyle müvekkilimin onur ve saygınlığına saldırıda bulunulmuş ve müvekkilim maddi ve manevi zararlara uğramıştır, uğramaya devam etmektedir. Bunların dikkate alınarak soruşturmanın başlatılması en büyük dileğimizdir.
4. İnternetten arama motoruna müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI yazanlar bu site karşılaşmakta ve müvekkilim hakkında yanlış bilgilenmektedirler. Bu da kendisine maddi ve manevi zararlar vermektedir.
HUKUKU SEBEPLERHakaret (TCK 125)
DELİLLER
1. http://www.coskunbuktel.com/
2. http://www.coskunbuktel.com/linkdemirkanliyalanlari.htm
3. Vb.
SONUÇ VE İSTEM
Yukarıda sunduğumuz nedenlerle şikâyet edilen ve kendisinden şikâyetçi olduğumuz ve kesinlikle uzlaşma istemediğimiz COŞKUN BÜKTEL hakkında gerekli soruşturmanın yapılmasını ve cezalandırılması için KAMU DAVASI açılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. (22.11.2010)
ŞİKÂYETÇİ
MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI
Av. Burhan Gün
İmza
ŞİKÂYET EDEN: MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI
(TC NO: 37210675438)
ADRES: Gülbağ Mah. Şahinler Sok. No: 42 D: 10 Mecidiyeköy/İstanbul
VEKİLİ: Av. BURHAN GÜN
Kervangeçmez Cd. Hark Sk. No: 5 Kat 4-5 Mecidiyeköy / İstanbul
ŞİKÂYET EDİLEN: COŞKUN BÜKTEL
TELEFON: 0212 252 94 82
E-POSTA: buktel@yahoo.com
SUÇ: (İNTERNET ÜZERİNDEN ALENEN ZİNCİRLEME) HAKARET
SUÇ TARİHİ: 6 Ağustos 2010, 7 Ağustos 2010, 28 Ağustos 2010, 4 Eylül 2010, 5 Eylül 2010, 19 Eylül 2010 ve devamı ve öncesi...
AÇIKLAMALAR
1. COŞKUN BÜKTEL adlı kişinin yöneticiliğini yaptığı ve sahibi olduğu kişisel web sitesi olan http://www.coskunbuktel.com/ adlı internet sitesinde belli aralıklarla ve tarihlerde müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI (yayın dünyasında, yazılarında ve sanat çevresinde MUSTAFA DEMİRKANLI olarak anılmaktadır) hakkında hakaret niteliğinde yazılar yayınlanmıştır ve yayınlanmaya devam etmektedir. En son ulaşabildiğimiz ve öğrenebildiğimiz 6, 7, 28 Ağustos 2010, 4, 5, 19 Eylül 2010 tarihlerinde yazılan ve hala sitede bulunan yazılardır. Bu yazılar yoluyla müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI'ya COŞKUN BÜKTEL tarafından İNTERNET üzerinden ALENEN ZİNCİRLEME ŞEKİLDE HAKARET edilmiştir, edilmeye devam edilmektedir.
2. Ekte delil olarak da sunulan ve hakaret niteliğindeki yayınlarla internet sitesinden yapılan ve örnek olarak sunulan bir alıntı hakaret suçunun zincirleme olarak yapıldığını açık göstergesidir ve şöyledir: Diğer yazılar sitenin içinde ve ekte delil olarak sunulan belgelerdedir.
6 AĞUSTOS 2010 CUMA
Kaynak link:
. http://www.coskunbuktel.com/linkdemirkanliyalanlari.htm
Siteden aynen alıntılayarak; (Alıntılar tırnak içinde, italik yazılmıştır. Hakaret niteliğindeki sözler kalın, sarı renkle belirginleştirilmiştir.)
GÜNCELLEME 3: 7 Ağustos 2010
Mustafa Demirkanlı, bizim yayınımızdan sonra, sitesinde bir yıldır yüzsüz ve imzasız olarak yayınladığı “Hiç Çıldırma Bre Büktel!” başlıklı yazıdaki orostopolca iftiraların altına iki gün önce kendi imzasını atmak, yazının (bir yıldır boş duran) yazar çerçevesinin içine kendi fotoğrafını koymak zorunda kalmıştı.
Ama her sıradan okurun bile kalleşçe, orostopolca yazılmış somut iftiralardan ibaret olduğunu kolayca görebileceği nitelikte olduğu için, bizim ibret verici bir belge olarak ana sayfamızda virgülüne dokunmadan yayınlamaktan çekinmediğimiz “Hiç Çıldırma Bre Büktel!” başlıklı yazının altındaki imzasını, sahtekâr Demirkanlı ancak 24 saat tutabildi. Dünkü güncelleme yazımızdan sonra sahtekâr Demirkanlı, tekrar zikzak yaparak, ...
Demirkanlı psikopata bağladığı için, bu güncellememizden sonra ne yapacağını kestirmemizin olanağı yok. ...
örneğin, "Mustafa Demirkanlı onurundan kalan son kırıntıları satıyor! Yok mu arttıran?" diye yeni bir "çığlık" ilanı koyabilir. Bir psikopatın ne yapacağını önceden tahmin etmek mümkün de değil, gerekli de değil. Merak eden okurlar sahtekâr psikopatın bundan sonra neler yapacağını haberimizin ilk bölümünde verdiğimiz linkten takip edebilirler.
Peki, biz bu yazıyı neden yazıyoruz? "Yüzsüz" iftiracıların imzasız yazılarına yer verdiği ve bu vahim sahtekârlığı sulandırmak gayretiyle olmadık taklalar attığı sırf bu haberimizdeki belgelerle bile apaçık kanıtlanabilen; bir yalan makinasından daha üretken bir yalancı ve iftiracı olduğu, "Demirkanlı Yalanları" başlıklı sayfamızda onlarca belgesiyle görülebilen; Türk tiyatrosunun yakasına (Hilmi Bulunmaz'ın çok isabetli ifadesiyle) "Kırım Kongo kenesi gibi yapışmış" bu sahtekâr linççiyi, reklam adı altında sadaka vererek, iktidar, neden 20 yıldır besliyor? 20 yıldır Türk tiyatrosunun kanını emip damarlarına sahtekârlık zehri zerkeden bu zavallı psikopata klinik yardım yerine, neden nakdi yardım yapılıyor?
... Yani tiyatral yayın yapanların genel linççi karakteri göz önüne alınıp onların merceğinden bakıldığında, aykırı görünen şey, "yalan makinasından daha seri yalan üreten bu sahtekâr psikopat" olmuyor; tam tersine, linççi yayıncıların merceğinden bakıldıkta, belgeli, kaynaklı, linkli, bilimsel yayın yapan dürüst insanlar (Coşkun Büktel, Hilmi Bulunmaz, Feridun Çetinkaya) "aykırı" görünüyor.
... Bir de kalkmış bizi küfürbaz olmakla suçluyor, linççi orospu çocukları!...
Sizin iftiracı, linççi, tehditçi ve iktidar destekli bir "örgütlü melanet" olmanız sorun değil, bizim belgeli iftiracılara, sahtekârlara "orospu çocuğu" dememiz sorun, öyle mi? Ulan sizin sıfat beğenmemeye ne hakkınız var, dangalak herifler?!... Geri zekâlı, psikopat vandallar!... Bize ancak Rahibe Teresa "küfürbaz" derse ciddiye alıp saygı duyarız. Siz kendinizi Teresa mı sanıyorsunuz, linççi teresler?!...
Evet, tiyatro dediğimiz mafyanın yuvası olmuş bu iğrenç bataklığın sivrisinekleri, halka, tiyatro sanatına ve "gerçek" sanatçılara zarar verdikleri halde; sayıca kalabalık oldukları için, iktidar temsilcileri tarafından (Ertuğrul Günay, Lemi Bilgin, Ayşenil Şamlıoğlu, Orhan Alkaya gibi "bürokratlar" tarafından) destekleniyor ve besleniyorlar. Beslenemeyenler de, boynunu kırıp beslenme fırsatının (veya sırasının) gelmesini bekliyor; bu arada, "kemiği" hak etmek için, bu eleştirileri yapabilecek vicdan ve cesarete sahip birkaç adama karşı linç ve iftirakampanyaları düzenliyor; kanıtsız, belgesiz, kaynaksız, linksiz ve çoğu zaman da imzasız, kalleş yazılarla, hakikat yanlısı bu birkaç istisnai insana karşı iftiralarla dolu yazılar yayınlıyor; ve en acısı, bu iftira yazılarını yayınlayan site sahibi psikopata, Ertuğrul Günay, Lemi Bilgin, Ayşenil Şamlıoğlu, Orhan Alkaya gibi "bürokratların" reklam adı altında sadaka vermesini sağlıyorlar.
Biz yayınlanan yazılardaki iftiraları ibret verici birer belge olarak teşhir edince ne oluyor? O iftiralardan korkmadığımızı gören sahtekâr psikopat, bu sefer, internete kendi elleriyle koyduğu o iftira yazılarını, silmeye, değiştirmeye, tahrif etmeye, (Feridun Çetinkaya'nın nefis yazısının, en az yazı kadar nefis başlığında dendiği gibi) Kış ortasında "Bahar Temizliği" yapmaya koyuluyor.
Keşke küfürbaz olsaydım da gerçekten küfredebilseydim (küfür neymiş gösterebilseydim) bu sahtekâr orospu çocuklarına... Bana karşı imzasız yazılarla belgelenmiş iftiralar yayan sahtekârlara orospu çocuğu derken, onlara torpil yapıyor, iltimas geçiyormuşum gibi bir duyguya kapılıyor kendimi kötü hissediyorum.Şikayet edilen COŞKUN BÜKTEL, kişisel sitesinde yayınladığı (ve yayını süren) "Demirkanlı Yalanları" bölümünde yukarıda alıntılanan yazıda açıkça müvekkilimin ismi kullanılarak defalarca hakaret, küfür ve aşağılama sözler sarf etmiştir. Bu ifadeler yazıda açıkça görüldüğü gibi : "sahteâr psikopat, psikopat, linççi, orospu çocukları, "yalan makinasından daha seri yalan üreten bu sahtekâr psikopat, sahtekar linççi, bir yalan makinasından daha üretken bir yalancı ve iftiracı, yüzsüz, sahtekar Demirkanlı, " şeklindeki nitelemeler ile hakaret niteliğinde doğrudan müvekkilim kast edilerek yazının içinde yazılan ve alt alta sıralandığında aşağıdaki gibi zincirleme şekilde ve onur kırıcı biçimde yazılan yazılardan oluşmaktadır. Yazıların içindeki ifadelerse şöyledir:
"... orostopolca iftiraların...
kalleşçe, orostopolca yazılmış somut iftiralardan...
Demirkanlı psikopata bağladığı için...
Mustafa Demirkanlı onurundan kalan son kırıntıları satıyor! Yok mu arttıran?"...
Bir psikopatın ne yapacağını önceden tahmin etmek mümkün de değil...
sahtekâr psikopatın bundan sonra neler yapacağını...
"Yüzsüz" iftiracıların imzasız yazılarına yer verdiği ve bu vahim sahtekârlığı sulandırmak gayretiyle bir yalan makinasından daha üretken bir yalancı ve iftiracı olduğu..."
Demirkanlı Yalanları" başlıklı sayfamızda "Kırım Kongo kenesi gibi yapışmış" bu sahtekâr linççiyi, reklam ada altında sadaka vererek, iktidar, neden 20 yıldır besliyor?...
20 yıldır Türk tiyatrosunun kanını emip damarlarına sahtekârlık zehri zerkeden bu zavallı psikopata klinik yardım yerine, neden nakdi yardım yapılıyor?...
"yalan makinasından daha seri yalan üreten bu sahtekâr psikopat olmuyor; tam tersine, linççi yayıncıların merceğinden bakıldıkta, Bir de kalkmış bizi küfürbaz olmakla suçluyor, linççi orospu çocukları!...
Sizin iftiracı, linççi, tehditçi ve iktidar destekli bir "örgütlü melanet" olmanız sorun değil, bizim belgeli iftiracılara, sahtekârlara "orospu çocuğu" dememiz sorun, öyle mi? Ulan sizin sıfat beğenmemeye ne hakkınız var, dangalak herifler?!...
Geri zekâlı, psikopat vandallar!...
Bize ancak Rahibe Teresa "küfürbaz" derse ciddiye alıp saygı duyarız. Siz kendinizi Teresa mı sanıyoruz, linççi teresler?!...
Evet, tiyatro dediğiniz mafyanın yuvası olmuş bu iğrenç bataklığın sivrisinekleri, bu iftira yazılarını yayınlayan site sahibi psikopata, Ertuğrul Günay, Lemi Bilgin, Ayşenil Şamlıoğlu, Orhan Alkaya gibi "bürokratların" reklam adı altında sadaka vermesini sahtekâr psikopat, bu sahtekâr orospu çocuklarına...
Bana karşı imzasız yazılarla belgelenmiş iftiralar yayan sahtekârlara orospu çocuğu derken..."
Müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI'ya COŞKUN BÜKTEL tarafından internet üzerinden açıkça ALENEN ve ZİNCİRLEME ŞEKİLDE HAKARET EDİLMİŞTİR, EDİLMEYE DEVAM ETMEKTEDİR.
3. Özetle COŞKUN BÜKTEL'in bu haksız ve hukuksuz söz ve eylemleri TCK 125: "HAKARET" suçunun kapsamındadır. Bu hakaretler nedeniyle müvekkilimin onur ve saygınlığına saldırıda bulunulmuş ve müvekkilim maddi ve manevi zararlara uğramıştır, uğramaya devam etmektedir. Bunların dikkate alınarak soruşturmanın başlatılması en büyük dileğimizdir.
4. İnternetten arama motoruna müvekkilim MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI yazanlar bu site karşılaşmakta ve müvekkilim hakkında yanlış bilgilenmektedirler. Bu da kendisine maddi ve manevi zararlar vermektedir.
HUKUKU SEBEPLERHakaret (TCK 125)
DELİLLER
1. http://www.coskunbuktel.com/
2. http://www.coskunbuktel.com/linkdemirkanliyalanlari.htm
3. Vb.
SONUÇ VE İSTEM
Yukarıda sunduğumuz nedenlerle şikâyet edilen ve kendisinden şikâyetçi olduğumuz ve kesinlikle uzlaşma istemediğimiz COŞKUN BÜKTEL hakkında gerekli soruşturmanın yapılmasını ve cezalandırılması için KAMU DAVASI açılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. (22.11.2010)
ŞİKÂYETÇİ
MUSTAFA ŞÜKRÜ DEMİRKANLI
Av. Burhan Gün
İmza