"Kahvaltı tabağında ne var? Peynir, zeytin, domates, salatalık, salam ve kızarmış ekmek mi? Yoksa, dibi tutmuş koskoca bir yalan mı?
Hepsi birden.
Peki yalan yenir mi?
Yenir.
Memlekette gözü aç, beyni aç, ruhu aç ‘sanatçı’ bu kadar bolsa yenir!
Hem de kızarmış ekmeğin, salatalığın, peynir-zeytinin yanında ‘bir parmak bal’ niyetine!"
(...)
(Kaynak: BULUNMAZ)
***
Peki, LİNÇÇİ Orhan Aydın, bu sözleri nerede söylüyor?
Bu düzenin (kapitalizm) yalanla beslendiğini çok iyi bilen ve bu bilgi ışığında sürekli olarak yalan söylediği için, adı yalan makinesine çıkmış bulunan, küfürbaz, LİNÇÇİ yayıncı Mustafa Şükrü Demirkanlı'nın yönettiği www.tiyatrodergisi.com.tr sitesinde söylüyor.
Peki, yukarıda alıntı yaptığmız yazının özgün kaynağını vermek yerine, neden BULUNMAZ adlı sitedeki kaynağı veriyoruz?
Okurlarımız çok iyi bilirler; LİNÇ KAMPANYASI ana sponsorlarından Mustafa Şükrü Demirkanlı, konjonktür (geçerli durum) gerektirdiği zaman yayınladığı yazıları, konjonktür gerektirmediği zamanlar, kedinin pisliğini örttüğü, köpeğin kemiğini sakladığı gibi hemen siliverir.
LİNÇÇİ Orhan Aydın'ın, Tevfik Fikret'ten ödünç aldığı "Yiyin efendiler, yiyin…" başlıklı yazısının tamamını, güvenilir site BULUNMAZ'da okuyabileceğiniz gibi, BULUNMAZ'da verilen özgün kaynaktan da okuyabilirsiniz.
Ancak...
Bir kez daha uyaralım!...
Dikkat!...
Konjonktür değiştiğinde, Mustafa Şükrü Demirkanlı bu yazıyı da silebilir!!! (HB)