4 Kasım 2009 Çarşamba

AVUKAT FİLİZ KALAYCI SERBEST BIRAKILSIN!


FİLİZ KALAYCI 27 Mayıs 2009 tarihinden bu yana tutuklu bulunmaktadır.

Yaklaşık beş aydır tutuklu bulunan FİLİZ KALAYCI, avukat olmadığı Ankara Barosu tarafından da basına duyurulan, ancak avukat olduğu iddia edilen kimliği tespit edilemeyen bir kişinin internet cafeden gönderdiği bir ihbar maili ve 2 yıl önce savunman olarak görev aldığı bir dosyada itirafçının hakim önünde kendisi tarafından dahi kabul edilmeyen asılsız iddiaları nedeni ile yargılanmaktadır.

Avukat Filiz Kalaycı 12 Mayıs 2009 günü birisi büro ortağı olmak üzere üç meslektaşı ile birlikte gözaltına alınmış, saatlerce bürosu ve özel eşyaları aranmıştır. 15 Mayıs günü mahkemeye çıkarılıp tutuksuz yargılanmasına karar verilmiştir.

27 Mayıs günü Cumhuriyet Savcısının itirazı üzerine Ankara 11. Ağır ceza Mahkemesindeki duruşmasına girmesinin ardından adliye binası içinde gözaltına alınmış ve Mahkemeye çıkarılarak tutuklanmıştır.

Kaçma şüphesi olmayan, gözaltına alındıktan sonra da mesleğini yapmaya devam eden KALAYCI avukat olarak girdiği aynı duruşma salonundan bir iki saat sonra "suçun önlenmesi ve kamu düzeninin korunması" gerekçesi ile tutuklanarak çıkmıştır.

Avukat Filiz Kalaycı’ nın iki yıl boyunca bütün telefon konuşmaları dinlenmiş, bürosu ve evi didik didik aranmıştır. Özel görüşmeleri, müvekkilleri ile yaptığı yapmış olduğu görüşmeler dava dosyasında yer almış ve suçlamaların da temelini oluşturmuştur.

Kollukta sorulan bir kaç soru davanın esasını ve tutuklanma gerekçelerini açıkça ortaya koymaktadır;

- "İHD eyleminde basın açıklaması okumanızı nasıl değerlendiriyorsunuz ?"

- "Bu tür davalarda gazetecilerin aklına neden ilk önce sizi aramak gelmektedir?"

- ".... beyanınızdan avukat olarak müvekkillerinize susma hakkını kullandırttığınız anlaşılmaktadır, müvekkillerinizi bu şekilde yönlendirmekteki amacınız nedir?"

80-140 sayfayı bulan emniyet susma hakkı tutanaklarındaki sorular böyle uzayıp gidiyor..

İnsan Hakları Derneği Genel Merkez Yöneticisi olan Filiz KALAYCI’ nın bu anlamda yapmış olduğu basın açıklamaları da suç kapsamında değerlendirilmiştir.

Bu güne kadar demokrasi ve insan haklarından yana saf tutan ve müvekkillerini savunan, avukat arkadaşlarımızın safında olmak için 09.11.2009 tarihinde Ankara 11 Ağır Ceza Mahkemesinde olacağız.