.
.
.
.
.
.
.
.
.
Midi Mermer
13 Eylül 2009
Merhaba Hilmi,
Unutmadım; geçen hafta sonu için yazacağıma söz vermiştim, ama gene fırsat bulamadım.
Bu hafta sonunu kızım Elif'le birlikte Tessin Eyaleti'nde geçirdim. Cumartesi sabahı yola çıktık, bu akşam geri döndüm. mail'leri kontrol ederken, her zaman olduğu gibi, gene senin sayfalarında dolaşırken, benim elimi görüp, ona ek olarak yazdığın yazıyı okudum. Bayağı duygulandım. Samimi olmak gerekirse biraz da onurlandırılmış hissettim kendimi. Hem sana yazmış olmak, hem de kızımla geçirdiğimiz hafta sonunu yazı olarak sonsuzlaştırmak istediğimden yazmaya karar verdim sana. Gittiğimiz yerleri senin de tanıdığın için, hoşuna gideceğini düşünüyorum.
Cumartesi sabahı, St. Gallen'den yola çıktık. Amacımız, İtalyan İsviçre'sindeki Locarno'nun hemen yanı başında bulunan Sementina adlı kasabadan yürüyerek 1450 metre yüksekliğindeki "Alpe Mongone" adlı tepeye çıkıp, geceyi aynı isimli dağ kulübesinde geçirmekti. Yukarıya yürüyüşümüz tam üç saat sürdü. Terden sırılsıklam bir hale gelmisitik, yukarıya vardığımızda. Ama kulübeye vardığımızda birer bira içtikten sonra yukardan Locarno gölünü seyretmeye baslayinca yorgunluğumuzu unuttuk adeta. Bizden baska kimse yoktu sanki dünyada. Böylesi dag kulubeleri genellikle hafta sonlarinda yeterince insan barındırdıkları halde, bu kez hiç kimse yoktu ortalıklarda, yani dağ kulübesi sadece bize kalmıştı. İnsan böyle bir yere gelince, zamanın durdugunu hissediyor sanki. Oyalanacak bir şey olmayınca ya okumak gerekiyor bol bol yada konusacak çok zaman kaliyor insana. Ben ve kizim da bu firsattan yararlanarak uzun uzun konuşmak firsatını bulduk. Daga tirmanmanin yorgunlugundan olacak, 21.30 sularinda uyumaya gittik.
Sabah kahvaltımızı kulübenin önünde yaptıktan sonra, aynı yolu tekrar yürüyerek indik ve yönümüzü Verzasca Vadisi'ne döndürdük. Seninle dolaştığımız yerleri dolaştık kızımla, senden bahsettim ona. Gerçi ben çocuklarımla eskiden de Tessin Eyaleti'ne gezmeye giderdim, ama oraya hit gitmemişiz meğer. Onun da son derece hoşuna gitti Valle Verzasca. Hava yine oldukça güzeldi; bayağı dolaştık nehir boyunca, ama suya girme cesaretini gösteremedik, senin yaptığın gibi, yanımızda mayolarımız ve havlumuz olmasına rağmen.
Bilmiyorum; sözünü ettiğim dağ kulübeleri bizim memlekette de var mı? Burada dağlara çıkıp yürümek çok yaygın bir tatil yada hafta sonu aktivitesi olarak yaşandığı için, dağların en ücra köşelerine kadar kulübeler yapılır ve dağlarda dolaşan insanların hizmetine sunulur çok düşük fiyatlarla. Örneğin gitttiğimiz kulübenin tam donanımlı mutfağı, duş yapılabilecek banyosu ve yaklaşık 15 kişinin geceleyebileceği (tek oda) bir yatakhanesi var. Askeri ranzalar gibi, insanlar geceyi yanyana uyuyarak geçiriyorlar ve ertesi gün gene yollarına devam ediyorlar. Böylesi dağ kulübelerinde gecelemek kişi başı yaklaşık 12-15 Frank arası. Bu ücretin içinde, mutfak kullanma, duş ve geceleme olanakları dahil.
Ekte sana birkaç fotoğraf gönderiyorum..
Görüşmek dileğiyle; kendine iyi bak. Sonsuz selamlar; eşim Heidi'den de...
13 Eylül 2009
Merhaba Hilmi,
Unutmadım; geçen hafta sonu için yazacağıma söz vermiştim, ama gene fırsat bulamadım.
Bu hafta sonunu kızım Elif'le birlikte Tessin Eyaleti'nde geçirdim. Cumartesi sabahı yola çıktık, bu akşam geri döndüm. mail'leri kontrol ederken, her zaman olduğu gibi, gene senin sayfalarında dolaşırken, benim elimi görüp, ona ek olarak yazdığın yazıyı okudum. Bayağı duygulandım. Samimi olmak gerekirse biraz da onurlandırılmış hissettim kendimi. Hem sana yazmış olmak, hem de kızımla geçirdiğimiz hafta sonunu yazı olarak sonsuzlaştırmak istediğimden yazmaya karar verdim sana. Gittiğimiz yerleri senin de tanıdığın için, hoşuna gideceğini düşünüyorum.
Cumartesi sabahı, St. Gallen'den yola çıktık. Amacımız, İtalyan İsviçre'sindeki Locarno'nun hemen yanı başında bulunan Sementina adlı kasabadan yürüyerek 1450 metre yüksekliğindeki "Alpe Mongone" adlı tepeye çıkıp, geceyi aynı isimli dağ kulübesinde geçirmekti. Yukarıya yürüyüşümüz tam üç saat sürdü. Terden sırılsıklam bir hale gelmisitik, yukarıya vardığımızda. Ama kulübeye vardığımızda birer bira içtikten sonra yukardan Locarno gölünü seyretmeye baslayinca yorgunluğumuzu unuttuk adeta. Bizden baska kimse yoktu sanki dünyada. Böylesi dag kulubeleri genellikle hafta sonlarinda yeterince insan barındırdıkları halde, bu kez hiç kimse yoktu ortalıklarda, yani dağ kulübesi sadece bize kalmıştı. İnsan böyle bir yere gelince, zamanın durdugunu hissediyor sanki. Oyalanacak bir şey olmayınca ya okumak gerekiyor bol bol yada konusacak çok zaman kaliyor insana. Ben ve kizim da bu firsattan yararlanarak uzun uzun konuşmak firsatını bulduk. Daga tirmanmanin yorgunlugundan olacak, 21.30 sularinda uyumaya gittik.
Sabah kahvaltımızı kulübenin önünde yaptıktan sonra, aynı yolu tekrar yürüyerek indik ve yönümüzü Verzasca Vadisi'ne döndürdük. Seninle dolaştığımız yerleri dolaştık kızımla, senden bahsettim ona. Gerçi ben çocuklarımla eskiden de Tessin Eyaleti'ne gezmeye giderdim, ama oraya hit gitmemişiz meğer. Onun da son derece hoşuna gitti Valle Verzasca. Hava yine oldukça güzeldi; bayağı dolaştık nehir boyunca, ama suya girme cesaretini gösteremedik, senin yaptığın gibi, yanımızda mayolarımız ve havlumuz olmasına rağmen.
Bilmiyorum; sözünü ettiğim dağ kulübeleri bizim memlekette de var mı? Burada dağlara çıkıp yürümek çok yaygın bir tatil yada hafta sonu aktivitesi olarak yaşandığı için, dağların en ücra köşelerine kadar kulübeler yapılır ve dağlarda dolaşan insanların hizmetine sunulur çok düşük fiyatlarla. Örneğin gitttiğimiz kulübenin tam donanımlı mutfağı, duş yapılabilecek banyosu ve yaklaşık 15 kişinin geceleyebileceği (tek oda) bir yatakhanesi var. Askeri ranzalar gibi, insanlar geceyi yanyana uyuyarak geçiriyorlar ve ertesi gün gene yollarına devam ediyorlar. Böylesi dağ kulübelerinde gecelemek kişi başı yaklaşık 12-15 Frank arası. Bu ücretin içinde, mutfak kullanma, duş ve geceleme olanakları dahil.
Ekte sana birkaç fotoğraf gönderiyorum..
Görüşmek dileğiyle; kendine iyi bak. Sonsuz selamlar; eşim Heidi'den de...