9 Temmuz 2009 Perşembe

Bugün "iktidarla ilişkilerini kurmuş, Ankara koridorlarının yollarını ezberlemiş, bir çoğunun hâlâ 'Koskoca Bakan' dediği siyasileri tanımış" ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'la özel röportaj bile yapmış


DEMİRKANLI'DAN CÜCENOĞLU'NA ZEHİR ZEMBEREK ELEŞTİRİLER


Coşkun Büktel
9 Temmuz 2009


Aşağıdaki lafları biz söylemiyoruz, bugün Tuncer Cücenoğlu'yla "deyim yerindeyse elense olmuş" olan (dergisi Tiyatro Tiyatro'nun Temmuz 2009 tarihli son sayısında editör yazısını, yani başyazıyı, Tuncer Cücenoğlu'na yazdırmış olan) Mustafa Demirkanlı söylüyor:


"ITI Türkiye Merkezi uzun bir süredir meşruiyetini yitirmiştir. Bundan iki yıl önce DT’ları eski Genel Müdürü İ. Rahmi Dilligil eser hırsızlığı ile suçlanırken ITI ulusal bildiriyi bu şahsa yazdırma cüretini gösterebilmiştir, gerekçe olarak da Dilligil’in yerli yazarlara önem vermesini ileri sürmüştür. Oysa, o dönemde de şimdi de yerli-yabancı oyun oranı hemen hemen aynıdır, bir farkla Edebi Kurul üyeleri Refik Erduran ve Tuncer Cücenoğlu’nun 5’er, 6’şar oyunları oynanırken şimdi aynı oran görülmemektedir. Yerli yazar denince bu şahsiyetler akla geliyorsa sorgulanması gereken başka meseleler var gibi görünüyor.

(...)

"Bu yıl ITI Kültür ve Maliye Bakanlıklarını protesto ederek, yanına medyayı, tiyatroları da katarak Ulusal Bildiriyi yazdırmadı. 2 yıl önce Kültür ve Maliye Bakanları aynıydı. Ve aynı biçimde destek vermiyorlardı, 2 yıl önce medya aynıydı ve aynı şekilde sanata önem vermiyordu. 2 yıl önce tiyatrolar aynıydı, Erduran’ın deyimiyle, özgün eserlerle ilgilenmiyorlardı. Ama, 2 yıl önce D.T. Genel Müdürü İ. Rahmi Dilligil’di ve Refik Erduran’ın ve Tuncer Cücenoğlu’nun 5-6 oyunu aynı sezonda oynanıyordu. Bir bakıyorsunuz ki, tek değişen bu.İşte Türk tiyatrosunun içler acısı hali...."

(KAYNAK: tiyatrom.com)

OYUN'un notu: Yazının tamamını www.coskunbuktel.com sitesinden okuyunuz!