20 Ekim 2008 Pazartesi

Hilal Çelenk, mavi boncuk dağıtıyor!...

Piyasa değerlerini gözeten, piyasayı koklayan bir mantıkla kaleme sarılsa da, Hilal Çelenk'in aşağıdaki yazısındaki şu tümce çok önemli:

.........."Devlet yardımlarının paylaşımı polemiği, televizyonlarda sıkça izlediğimiz gıda yardımlarında yaşanan itiş kakış çirkinliğine dönüşmüş durumda."

Mavi boncuk dağıtarak, herkese şirin görünüp, kimseyi küstürmeme niyetindeki Hilal Çelenk, sadece yukarıdaki tümceyi yazıp bıraksaydı, yazısı daha anlamlı olurdu. Yada yukarıdaki tümceyi destekleyen dayanak tümceleri oluştursaydı, çok hoş olurdu. Ruhunda gerçeklik pırıltısı olan Çelenk'in, başka yazılarında, mavi boncuk olmayacağı umuduyla, tiyatro.net sitesindeki yazısını aktarıyoruz:


..........Çok üzücü! Günlerdir takip ediyorum. Türk Tiyatrosunda emek vermiş, mücadele etmiş değerli ustaların böylesi bir didişmenin içinde olmalarına çok üzülüyorum. Hadi Çaman benim için usta, iyi bir oyuncu, iyi bir insan ve tiyatro emektarı... Ayrıca bana ilk kez yazar olarak para kazandıran bu işe profesyonel olarak başlamamı sağlayan kişi... Tuncay Özinel bir zamanlar televizyonda hayranlıkla ve gülerek izlediğim, daha sonra tiyatrosunda benim oyunumu oynama cesareti göstermiş, bana maddi manevi destek vermiş, çok iyi bir oyuncu, çok iyi bir yazar, çok iyi bir insan... Her iki üstad içinde sıralayacağım daha çok güzel sıfatlar var. Sonuçta her ikisi de tiyatrolarını kapatmayıp bu işe bir ömür vermiş insanlar.O halde niye? Bir yanda tvlerde Ali Poyrazoğlu Levent Kırca savaşları devam ediyor. Ki Ali Poyrazoğlu'da çocukluğumdan beri izlediğim değerli bir oyuncu. Tiyatrosunun çizgisi de,tavrıda hiç değişmemiştir. Levent Kırca deseniz, oyun treni ile çocuk kalibime oturmuş bir isim. Ayrıca tiyatroya ciddi yatrımlar yapmış, tv'den kazandığını tiyatroya harcamış bir tiyatro patronu, oyuncusudur. Ama ne yazık ki yaşadığımız bu olaylar gösteriyor ki Türk Tiyatrosunda Özel tiyatroların geldiği nokta artık bu olmuştur. Daha çok kenetlenip sarılmak gerekirken zaten az olan sizler arasında yaşanan bu didişmeler, ithamlar fazlasıyla üzücüdür. Devlet yardımlarının paylaşımı polemiği televizyonlarda sıkça izlediğimiz gıda yardımlarında yaşanan itiş kakış çirkinliğine dönüşmüş durumda. NEDEN bu tartışma? Oysa bizlerin tartışması gereken başka sorunları var? Neden yeni yazarlar yetişmiyor? Eskiden bir oyun pazartesi hariç çarşamba ve pazarları matine, cumartesi günleri matine - suare olmak üzere sahnelenirken şimdi haftada bir yada iki gün sahneleniyor? Oyuncular yövmiyeli olarak çalışırlarken nasıl geçimlerini sağlıyorlar? Özel Tiyatrolar daha ne kadar ayakta kalabilirler? Devlet yardımı almayan özel tiyatrolar kapanmaya mı mahkumlar??? Bu anlamsız, çirkin ve üstadlara yakışmayan kavgaların bitmesini istiyorum.... Hepinizi çok seviyor ve sayıyorum....

(Kaynak: tiyatro.net)