28 Haziran 2007 Perşembe

Tiyatro patronlarına verilen 'Devlet Sadakası"

Kadir
Ya Diğer Destekler
Devlet;Pancar'a ,Ayçiçeği'ne , Tütün'e ,Fındığa ve Çay 'a da destek veriyor . Şimdi sizin mantığınıza göre Çiftçilerde mi kapıda ki dilenci durumuna düşüyor .
İstermisiniz bu kampanyaya onlar da katılsın onlarda bu destekten vazgeçerse bakın o zaman gerçekten pek çok okula salon yapacak parayı bulabiliriz .

Selim
Hak mı , Ulufe mi

(Bu yazıyı yanıtlıyoruz. Önce, Selim'e yazı yazmasında yardımcı olalım. İtalik'ler bize aittir. OYUN)

Sistem bu güne kadar kendi vatandışı (vatandaşı) ile ilişkisini hiç bir zaman HAK üzerinden kurmammıştır . (kurmamıştır) Çoğu Vatandaşta (vatandaş da) bu ilişki üzerinden hep DEVLET BABA ,KERİM BABA anlayışını kabul etmiştir .

Oysa ki çağımızda böylesi bir ilişkiyi savunmak ve HAK larımızdan (HAKlarımızdan) vazgeçmek sözkonusu değildir olamazda . (olamaz da)

İnsanların HAK ları (HAKları) vardır ve İnsanlar HAK larını (HAKlarını) kullanırlar .

Bu ilişkide her hangi bir arıza çıktığında yada keyfi tutum sergilendiğinde sorumlular hesap veririler . (verirler)

Devlat (devlet) Yardımı da kazanılmış bir HAK 'tır. (HAK'tır) Uygulamada ki (uygulamadaki) yanlışlık yada keyfilik bu HAK tan (HAKtan) vazgeçmeyi değil sorumlularını sorgulamayı gerektirir .

Sinemaya 8 Trilyon destek verildi , Tiyatroya 2 Trilyon ama sinemacılar hala desteğin yeterli olmadığını ve arttırılması gerektiğini söylüyorlar .

Buna karşılık Tiyatrocular ne söylüyor "Bize verilmedi kimseye verilmesin"

Birde (bir de) böylesi saçma talebi "sol" "Sosyalist" Şemsiye altına almaya çalışanlar var .

Ama onlar "HAK VERİLMEZ ALINIR " gerçeğinde ki "SOL" "SSOYALİSTLER" (sosyalistler) değil

internetin sanal aleminde ki (alemindeki) SANAL SOL -SOSYALİSTLERDİR. ki onlara söylenecek bir söz yoktur .

(Bu arada bizim bu sayfalara yazdığımız yazılar başka sayfalara kopyalanmışsanki o sayfalara yazılmış gibi birde (bir de) altına cevaplar verilmiş kendi kendine gelin güvey olunmuş . SAĞLIK SAĞLIK EN ÖNEMLİSİ AKIL SAĞLIĞI )

(Şimdi de, öze değgin yanıt verelim.)

Sistem nedir? Kapitalizm mi? Kapitalizm ise, HAK üzerinden vatandaşıyla nasıl ilişki kurabilir?!...

"Çoğu vatandaş" derken, neyi kastediyorsun? Senin gibi, düzene boyun eğenleri mi kastediyorsun?...

"Çağımızdaki böylesi bir ilişkiyi" (haklarımızdan vazgeçme ilişkisini) sizin gibi, tiyatro yapanlar sayesinde, haklarından vazgeçme duygusuna yöneliyor "çoğu vatandaş"...

Kapitalizmde, (egemen insanların) hakları vardır ve tepe tepe kullanırlar. (Ezilen insanların) hakları olmadığından, kullanamazlar... Örnekse, 30 TL verip, tiyatroya gitme hakkını kullanamaz ezilenler!...

En temel hak olan; yaşama hakkını hiçe sayan (egemen) insanların keyfi tutumuna karşı, neredeyse, yasal hak olarak, hiçbir şey yapmak olanaksızdır!... "Hayata Dönüş" operasyonu, "Gazi Mahallesi" davası, "Metin Göktepe" davası, "Madımak Oteli" davası... ve daha bir sürü durum, insanların en temel hakkı olan yaşama hakkına (bile), saygısızlık eden kapitalist devletin suçlarına ortak olmak isteyenler, "Devlet Sadakası"nın çanağını yalamayı sürdürebilirler!...

"Devlet Sadakası" kazanılmış HAK değildir. Sopadan önceki son aşama olan "havuç ile uslandırma" çalışmasıdır. Havuç ile uslanmayanı, "sopa ile uslandırırlar". Havuç yiyen hesap soramaz. Sopa yiyen hesap sorabilir...

Sinemacıların çanak yalaması hoş bir durum değil. Onlar çanak yalıyor diye, tiyatrocular da aynı pisliğin konulduğu çanağı yalamak zorunda mı?...

Tiyatrocuların; "Bize verilmedi kimseye verilmesin" dediğini bilmiyoruz. Kimler demişse, açıklansın, biz de bilelim. Sadece (bizim bildiğimiz denli), Semaver Kumpanya'nın patronu Işıl Kasapoğlu, kendisine çanak sunulmadığı için, durumdan hoşnut değil...

" 'Sol' 'Sosyalist' Şemsiye altına almaya çalış"mıyoruz, "Devlet Sadakası"na karşı çıkmayı. Sosyalizm adına yargılıyoruz!...

"HAK VERİLMEZ ALINIR" gibi, yeni yetme bir muhalifin (bile) kullanırken yutkunacağı, banal ve vulgar bir söylemle, tiyatro gibi önemli bir sanata yaklaşmaya çalışan Selim, daha adını yazmayı bilmediği sosyalistler için ahkam kesince, inan olsun midemiz ağrıyor...

Madem ki, "internetin sanal aleminde ki SANAL SOL -SOSYALİSTLERDİR. ki onlara söylenecek bir söz yoktur ." diye saptamada bulunuyorsun, neden sanal mürekkep tüketme gereksinimi duyuyorsun Selim?...

(Bu arada bizim bu sayfalara yazdığımız yazılar başka sayfalara kopyalanmışsanki o sayfalara yazılmış gibi birde altına cevaplar verilmiş kendi kendine gelin güvey olunmuş. SAĞLIK SAĞLIK EN ÖNEMLİSİ AKIL SAĞLIĞI )

Tüm Türkçe ve yazım özrüne karşın, yukarıdaki (son) paragraf, bizim için önemli. Tiyatro dünyasında, yazılan her söz ilgi alanımızda. Nerede yayımlanırsa yayımlansın, yeter ki görelim, mutlaka değerlendirmeye alıyoruz. Bu arada, ta baştan beri, tiyatrom'un kampanyasını destekliyoruz ve mutlaka kaynak göstererek, yazıları yayımlayıp, gerekirse yorum yapıyoruz. Bu duruma, tiyatrom'un sorumlusu A. Ertuğrul Timur (bile) karşı çıksa, yayımlamayı sürdürürüz...

Kendi kendine gelin - güvey olma durumu sözkonusu değil. Kapitalist çanak yalayıcılarına karşı, sosyalist bilinçle tavır koyma duyarlılığı/kararlılığı içerisindeyiz...

Bize "SAĞLIK SAĞLIK EN ÖNEMLİSİ AKIL SAĞLIĞI" öneren tiyatro esnafına AKLI SELİM bir tiyatro duyarlılığı dileriz!...


İsmail Ökke
Devletin yardımı delet okullarına kalsın Her okulda bir tiyatro salonu oolsun
Yıllardır tartışması süren "Devlet yardımı politikası kesinlikle değişmeli.bu paralar bütceden her yıl çıktığına görekültürmerkezlerine harcanmalı.Öncelikle temelleri atılmış harabe kültürmerkezleri yşama geçirilmeli.Tiyatro dolu günler dileği ile saygilar sunuyorum.

Rojhat Eşin
16 Yaşında Bir Tiyatrocu Adayı merhaba arkadaşlar bu imza kampayasına yürekten destek veriyorum.

Cengizhan Eren
tiyatro tiyatroda bir insanın kalbi gibidir.ikisi de insana yaşam gücü verir. bu nedenle kalbimize sahip çıkalım...

Seda
arkadaşlar birbirimize düşmeden halletmemiz gereken çok büyük bi altyapı sorunumuz var.. hepimiz burda tek şeyi savunup tek şeye gönül verdiysek birbirimize laf atmak yerine bir araya gelip bu işi nasıl halledebiliriz çabasında olmalı değilmiyiz sizce..bizim burda tartıştığımız nokta hangi tiyatronun devletten ne kadar para aldığı değil arkadaşlar bu tür görüşlerin burda anlamsızca açıklanıp bunun için tartışma yaratmak yersiz birlik olmamız lazım..ve aynı zamanda sevgili ekin tiyatrosunu savunan arkadaşlarım bizim veya içlerinde art niyet olarak yazdığını düşünmediğim arkadaşlarımın yazılarına tepkiolerinizde haklısınız ama anlatmak istediğim olay bizim burda konuştuğumuz devletin sanat politikasının yetersiz oluşudur yani çıkıp tek kişiyi yada tek kurumu suçlamak değildir birkaç doğrunun olduğunu bize destek veren kurumların tiyatrocuların olduğunu bizde biliyoıruz bizim amacımız tiyatroyu dahada yaygınlştırmak herkesin iyi şeyler yapmasını yada daha önce alkına gelmeyen bireylerin akıllarına bu ülkede tiyatro sever gençler yetişiyor onlarada yardım etmeliyiz düşüncesini kazımak teşekkür ediyorum iyi günler..

Sedat Kalkavan
tiyatroların ödenekleri ne gerek varki tiyatroya şarkı yarışmaları ile doldurun beyinlerini...

Selin
Tiyatronun Gücü
Tiyatro çok güçlü bir sanat dalıdır.Toplumdaki birçok sorunun çözülmesinde büyük rol oynar.Sorunların görülmezliğini yok eder ve çoğu eksikliği gün ışığına çıkarır!Bu yüzden tiyatrosuz bir toplumun durumu iyi olmaz,bilinçsiz,duyarsız ve gelişime kapalı bir toplum haline geliriz.Tiyatroya gereken ilginin gösterilmesi gerekiyor.Bunu yapmıyorlarsa,biz yaptırmalıyız!Sonuna kadar destek veriyorum...

Melis
tepkkii tepkıı vermekk lazııımm!!!

Yaşar Günbay
Elmalar Armutlar toplanmaz
Ne olduysa birden peşpeşe Ankara Ekin Tiyatrosu savunucuları sökün etti buraya
Kardeşler,İlkokulda matematik dersinde ilk öğretilen elmalarla armutların toplanmayacağıydı. Aynı cinsten olan şeyler toplanır yada birbirinden çıkarılır.Kafa karıştırmaktan başka neye yaramış yazdıklarınız?Ankara Ekin tiyatrosunun tüm faziletlerine eyvallah ama bu devletin yanlış kültür Sanat politikasını temizlemeye yeter mi? Bu yanlış politika içinde Sadece Ankara Ekin'e de para verildi diye bu yanlış kültür Sanat politikasını görmezden mi gelelim?Kaldı ki bu kadar iyi bir noktaya oturttuğunuz Ankara Ekin'in devletten bu yardımı kabul etmesi de ayrı bir tartışma konusu.Kısaca ağalar beyler yapmayın, elma şekerine fit olmayın. Atilla Koç'un Elma şekerini yalayıp bu politikanın savunucusu konumuna düşmeyin yazıktır size.

tıkla: tiyatrom